🌥️ Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Tüp Mide Ameliyatı

1976Diyarbakır doğumlu 1997-2003 Cerrahpaşa Tıp Fakültesi 2004-2010 Haseki eğitim araştırma hastanesi genel cerrahi ihtisası 2010-2012 Cizre devlet Hastanesi Genel Cerrahi uzmanı olarak çalıştım. (tüp mide) ameliyatı obezite hastalarında midenin büyük kısmının çıkarılması ile zayıflamanın sağlandığı ameliyat Ameliyat dünyada bir ilk" Doç.Dr.Ayhan MESCİ( Akdeniz Üniversitesi Genel Cerrahi Kliniği Öğretim Üyesi )ve Opr. Dr. Levent Fikret YILMAZ(Antalya Atatürk Devlet Hastanesi Genel Cerrahi Servisi) ekibi tarafından Laparaskopik yöntemi ile onikiparmak bağırsağı devre dışı bırakma ve tüp mide ameliyatı gerçekleştirildi. Metabolizmacerrahisi ve obezite cerrahisinin farklarına dikkat çeken Doç. Dr. Coşkun, obezite cerrahisi yöntemlerini (mide balonu, mide kelepçesi, tüp mide ve gastrik bypass) ve yöntem seçiminde nelere dikkat edilmeli, yöntemlerin birbirine göre avantaj ve dezavantajları hakkında bilgiler veriyor. Hersabah bir öğretim üyesi ile vizit yapılmakta, öğleden sonraları ise teorik ders anlatılmaktadır. Stajyer doktorlar Çarşamba günleri yapılan genel cerrahi konseyine ve diğer konseylere katılmaktadırlar. Ameliyat edilen hastaların ameliyat sonrası takibinde aktif rol almaktadırlar. BursaŞehir Hastanesi Gastroenteroloji Cerrahisi. Deneyim doktor akdeniz üniversitesi tıp fakültesi Bursa Şehir Hastanesi 2 yıl 2 ay Uzman Hekim Bursa Şehir Hastanesi Haz 2020 - Halen 2 yıl 2 ay. Bursa, Türkiye İleri Laparoskopik ve Endoskopik Cerrahi 1977yılında Zonguldak'ta dünyaya geldim. 1995 - 2002 Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi (İngilizce) 'den mezun oldum. 2002 - 2008 Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde hizmet verdim. Hastaneler Klinikler, Saç Ekim Merkezleri, Tüp Bebek Merkezleri ve daha fazlası için sitemizi ziyaret ediniz. Dil Seçenekleri Tüp Mide Ameliyatı; (Akdeniz Yiyecek - XhuA. ISPARTA'da, özel bir hastanede yapılan tüp mide ameliyatı sonrasında gelişen komplikasyon nedeniyle midesini kaybeden 40 yaşındaki Hanife Yurttaş, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde ince bağırsağından yapılan mideyle hayata tutundu. Isparta'da yaşayan ev kadını Hanife Yurttaş, yaklaşık 4 ay önce aşırı kilolarından kurtulmak için doktorunun tavsiyesiyle özel bir hastanede tüp mide ameliyatı oldu. Yurttaş, ameliyattan sonra gelişen komplikasyon nedeniyle ölümün eşiğine geldi. Isparta'da geçirdiği iki operasyon sonunda midesi onarılamaz hale gelen Yurttaş için 1 ay önce Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde, Doç. Dr. Ayhan Mesci tarafından ince bağırsaklarından mide yapıldı. Hastanın ilk operasyonu 31 Temmuz günü geçirdiğini ve sonrasında erken dönem kaçak tespit edildiğini anlatan Dr. Mesci, "Obezite cerrahisi, artık ülkemizde yaygın olarak yapılıyor. Ne kadar çok yapılırsa o kadar komplikasyonla karşılaşma olasılığı var. Bu hastamız da komplikasyonla yüzleşmiş bir hasta; ama doğru zamanda tanısı konulmuş. O nedenle de doğru alternatiflerle tedavi edilmiş bir hastamız. İnce bağırsaklarından yeni bir mide oluşturularak, tedavisi gerçekleştirildi. Obezite cerrahisi de diğer cerrahiler gibi mutlaka komplikasyon yaşanabilecek bir cerrahidir; ama doğru zamanda doğru yöntemlerle teşhis edilirse tedavisi mümkün" diye KİLODAN 69 KİLOYA DÜŞTÜAşırı kilolarından kurtulmak için doktorunun tavsiyesi üzerine tüp mide ameliyatı geçirdiğini dile getiren Hanife Yurttaş, şunları söyledi "Isparta'da, özel bir hastanede tüp mide ameliyatı oldum. Beş gün arayla ikinci bir ameliyat oldum; fakat ameliyatlarım hiç başarılı olmadı. İkinci ameliyatın sonunda midemde sızmalar olduğu tespit edildi. Ameliyatımı yapan doktorumun tavsiyesiyle Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne sevkim yapıldı. Burada tanıştığım doktorum Ayhan Mesci, beni yeniden dünyaya getirdi. Yaklaşık 1 ay hastanede yattım. Yapılan tetkiklerde, midemi tamamen kaybettiğim ortaya çıktı. Yemek borumun da zarar gördüğünü ve yeniden ince bağırsaktan mide yapacağını söyledi. Çok şükür, yapıldı." Ameliyat öncesinde 89 kiloya çıktığını, şu an ise 69 kilo olduğunu belirten Yurttaş, "Çok şükür, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ndeki doktorum ve ekibi, beni kurtardı. Beni yeniden dünyaya getirdiler" AntalyaDemirören Haber Ajansı / Güncel Akdeniz Üniversitesi Isparta Politika Güncel Haberler ANTALYA'da oturan Beste Eylül Aydemir 26, tüp mide ameliyatı sonrası 15 ayda 95 kilo verdi. 165 kilodan 70 kiloya düştüğünü söyleyen Aydemir, "Şu an sanki kanatlanmış uçuyor gibiyim" dedi. Marmara Üniversitesi Fransızca Öğretmenliği Bölümü mezunu Beste Aydemir'in hayatı, 15 ay önce olduğu tüp mide ameliyatıyla değişti. 2012 yılında geçirdiği başarısız ilk ameliyatın ardından 15 ay önce Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde tüp mide ameliyatı yapılan Aydemir, çok mutlu olduğunu yılında 165 kiloya ulaşınca farklı bir şehirde tüp mide ameliyatı olduğunu anlatan Beste Eylül Aydemir, "Bu ameliyat başarısızlıkla sonuçlandı. Ailemde şeker, yüksek tansiyon hastalığı vardı, dolayısıyla benim de bu riskleri taşımam söz konusuydu. Doğru cerrahi seçilmediği için başarısız sonuçlanan ameliyat sonrasında verdiğim kiloyu fazlasıyla geri aldım. Sonrasında Antalya'da Prof. Dr. Nurullah Bülbüller hocamı tanıdım. Revizyon cerrahisi uygulamaya karar verdi. En uygun yöntemin gastrik by-pass ameliyatı olduğuna karar verildi. 15 ay sonunda 70 kiloya ulaştım, şeker hastalığımdan da kurtuldum. Toplamda 95 kilo kaybım oldu. Kendime güvenim arttı. Sanki kanatlandım da uçuyor gibiyim. Eskiden yürüyemiyordum, şimdi koşuyorum. Bu özgürlüğümü Nurullah Hocama borçluyum. Kendisine minnettarım" diye YÖNTEMLE KİLO ALIMI AZALDIAmeliyatı gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü'nden Prof. Dr. Nurullah Bülbüller, kilo alımlarının tüp mide ameliyatlarından sonra 2 nedene bağlı olduğunu söyledi. Prof. Dr. Bülbüller, "Bunlar operasyon sonunda ya midenin yeterince küçük yapılamaması, ya da hastanın uyumsuz davranışları, beslenme alışkanlıklarını oturtamaması nedeniyle karşımıza çıkan durumlarıdır. 2015 yılından öncesine kadar tüp mide ameliyatlarında mide biraz daha geniş bırakılırdı. Dünyada böyle bir uygulama vardı. Ancak geri kilo alımları 4- 5 hastada bir karşılaşıldığı için artık tüp mide ameliyatlarında mide daha küçük bırakılmaya başlandı. Dolayısıyla geri kilo alımları oldukça azaldı" AYDA İSTENEN KİLOYA İNDİBeste Eylül Aydemir'e by-pass yöntemiyle revizyon cerrahisi yaptıklarını kaydeden Prof. Dr. Nurullah Bülbüller, "Bu tedaviyle kendisi şu an bizim kontrolümüzde, yaklaşık 70 kiloya indi. Hastamız sadece kilo kaybetmedi, ailesinde ve kendisinde olan ailesel şeker hastalığından da kurtulmuş oldu. Şu an sağlıklı bir şekilde yaşamına devam ediyor" diye AntalyaDemirören Haber Ajansı / Güncel Marmara Üniversitesi Akdeniz Üniversitesi Antalya Eylül Güncel Haberler Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde iki buçuk yıl önce obezite hastası Altu Kerpiçci'ye yapılan tüp mide ameliyatının başarılı olduğunu görerek etkilenen 108 kiloluk anne Tuba Kerpiçci de ameliyat olmaya karar verdi. Ameliyat sonucu iki buçuk yılda Altu Kerpiçci 68 kilo, annesi Tuba Kerpiçci de bir buçuk yılda 44 kilo verdi. Ameliyatı gerçekleştiren Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güner Öğünç, obezite hastası 139 kilogram olan Altu Kerpiçci’ye tedavi amacı ile tüp mide ameliyatı uygulandığını ve ameliyattan 8 ay sonra 45 kilogram zayıfladığını belirtti. Altu Kerpiçci’nin aynı şikayeti olan annesi 68 yaşındaki Tuba Kerpiçci'nin de ameliyat olmaya karar verdiğini ve tüp mide ameliyatı yapılan 108 kiloluk Tuba Kerpiçci'nin de ameliyattan bir buçuk yıl sonra 44 kilogram zayıfladığını belirten obezitenin tedavi gerektiren çok ciddi bir hastalık olduğunu söyledi. TÜRKİYE ŞANSSIZ ÜLKELER ARASINDA Güner Öğünç, hastalık oranının tüm dünyada giderek arttığını, Türkiye’nin de şanssız ülkeler arasında yer aldığını ifade etti. Öğünç, obezite tedavisinde farklı yöntemler olduğunu belirterek şöyle konuştu "Tabi en etkin tedavi ameliyat. Üç ameliyat çok sık yapılıyor. Bunlardan birincisi tüp mide ameliyatı son 5 yıldır çok yoğun bir şekilde yapılıyor dünyada. Bunun dışında mide kelepçesi yapılmaya devam ediliyor. Bir diğer sık kullanan ameliyat mide by-passı.” ÖNEMLİ OLAN KİLOYU KORUMAK Altu Kerpiçci’nin 2,5 yıl önce hastaneye müracaat ettiğini hatırlatan Prof. Dr. Öğünç, sözlerini şöyle sürdürdü “O zaman 139 kiloydu. Şu an kilosunun yarısında. Normal kiloya dönüş 6-8 ay gibi bir sürede oluyor. Bu yöntemde kişi kilo veriyor ve kiloyu koruyor. Bu çok önemlidir.” Birçok kişinin diyet ve egzersiz yöntemle kilo verdiğini ancak verdiği kiloyu kısa sürede kat kat geri aldığını kaydeden Öğünç, ameliyatların en büyük avantajının verilen kilonun korunması olduğunu söyledi. Altu Kerpiçci’yi ameliyat ettikten yaklaşık 11 ay sonra annesi Tuba Kerpiçci’yi de ameliyat ettiklerini belirten Öğünç, sözlerini şöyle sürdürdü “Tuba'ya da aynı yöntemi uyguladık. Ameliyat öncesi 108 kiloydu. Yaklaşık 44 kilo verdi. Bu geçen süre içerisinde kilosunu koruyor. Beraberinde şeker hastalığı vardı, o düzeldi. Biz iki gün önce kendilerine kontrol amaçlı kan tahlili yaptırdık. Yeni dünyaya gelen sağlıklı bir bebeğin kan değerleri gibi. Kendileri de tüm yaşamlarında bu olumlu hali hissediyorlar.” Mide ameliyatlarını kapalı yöntemle yaptıklarını bildiren Öğünç, şunları söyledi “Tüp mide ameliyatında midenin yüzde 90’ını vücuttan uzaklaştırıyoruz. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde bu ameliyatlara 1998 yılında başladık. 14 yılı geride bıraktık daha sonra son 5-6 yıldır tüp mide ameliyatlarını biraz daha yoğun yapmaya başladık. Toplam ameliyatımız bu geçen süre içerisinde 497 ameliyat oldu. Hastalarımızın yüzde 85’inde tam başarı sağladık. İdeal kilolarına ulaştılar. 14 yıldır bu ameliyatı yaptığımız kişiler sabit normal ideal kilolarını koruyor. Diğer taraftan en büyük avantajlarından birisi de kiloyla ilgili yandaş problemler varsa bunlar önemli ölçüde düzeliyor. Bunlardan birisi tipik diyabet. Kişinin kilo vermesi ile beraber şeker hastalığı da düzeliyor.” MİDE TÜP ŞEKLİNİ ALIYOR Tüp mide ameliyatında yanlış bilinen bir konuyu da aydınlatan Prof. Dr. Öğünç, bu tür mide ameliyatında mideye tüp yerleştirmediklerini, sadece midenin tüp şeklinde olduğunu belirterek “Yemek borusundan biraz daha ince, 12 parmak bağırsağına doğru uzanan bir mide düşünün. Tüpü sadece bir kalıp olarak alıyoruz. Belli sabit bir hacim oluşturalım, dar veya geniş olmasın diye, daha sonra bu kullandığımız kalıbı vücuttan dışarıya çıkarıyoruz. Vücutta herhangi bir yabancı cisim bulunmuyor. Mide bu şekilde yüzde 90 oranında geniş bir şekilde küçültüldüğünde iştahla ilgili merkezler de önemli ölçüde ortadan kalkıyor. En büyük avantajlarından birisi de iştahın azalması. Mide kelepçesinden en büyük farkı bu. Çünkü mide kelepçesinde iştah azalmıyor" dedi. İLK DEFA BEBEKLER GİBİ RAHAT UYUDUM Annesinden 11 ay önce ameliyat olduğunu söyleyen Altu Kerpiçci de ameliyattan önce uyku problemi olduğunu, rahat nefes alamadığını, her zaman yorgun kalktığını ve şeker sorunu olduğunu belirtti. Yaşam kalitesinin daha düşük olduğunu kaydeden Kerpiçci, sözlerini şöyle sürdürdü “Ameliyat olmayı çok hevesle araştırdım. En son hocayla tanıştım. Ameliyattan önce annemi ikna etmek biraz zor olmuştu. Onu da ikna edip ameliyatı gerçekleştirdik ve bir hafta sonra ben ilk defa bebekler gibi rahat uyudum. Nefes almaya başladım, horlamam düzeldi. Şekerim düştü. 8 ayın sonunda 45 kilo verdikten sonra daha da güzelleşmeye başladı. Şimdi üzerinden iki buçuk yıl geçti. İdeal kiloma düşüp sanki hiçbir zaman şişman olmamışım gibi hissetmek o sıkıntıları yaşamamış gibi güne uyanmak çok güzel oluyor. Artık lezzetli yemek yemeye başladım, az yiyorum ama lezzetli yiyorum” YAKINLARIM BENİ TANIMADI Ailesinde şeker hastalığı olduğunu, doktor olan babası Ali Necip Kerpiçci’yi şeker hastalığından kaybettiklerini söyleyen Altu Kerpiçci, verdiği karardan çok memnun olduğunu dile getirdi. Şu an annesi ve kendisinin şeker hastalığı geçirmemiş iki insan gibi hissettiklerini ifade eden Altu Kerpiçci, kilo verdikten sonra yakınlarının kendisini tanıyamadığını anlattı. Eczacı olan anne Tuba Kerpiçci de çeker hastalığı nedeni ile bu ameliyata karar verdiğini söyledi. Yıllardır bütün yöntemleri araştırdıklarını kaydeden anne Tuba Kerpiçci, sözlerini şöyle sürdürdü “Uzun yıllar balon yönteminden tutup kelepçeye kadar hep bunları inceledik. Bir türlü karar verememiştik. Ama Altug ameliyat kararı verince bir anne olarak oğlumun sağlığına kavuşmasından memnun oldum. Onun da çocukluğundan beri gelen bir tansiyon problemi vardı. O düzeldi. Benim de iki yıldır şekerim vardı, ilaç kullanıyordum. Hepsi bitti. Fakat bunun yanında yaşam kalitem düzeldi. Çok güzel oldu, her şey farklılaştı. Merdiven çıkamıyordum, nefes alamıyordum. Tıkanıyordum, yol yürüyemiyordum. Şimdi hiçbir sorunum kalmadı. Çok rahatım, çok memnunum.” Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz Tüp mide ameliyatıyla 168 kilodan 73 kiloya düşen Muhsine Tekin 49, internette zayıflama ilacı satan bir firmanın, sosyal medyada paylaştığı zayıflamış halini gösteren fotoğraflarını izinsiz kullanıp, ilaç pazarladığını belirterek şikayetçi oldu Antalya'da obezite yaşam koçluğu yapan 2 çocuk annesi Muhsine Tekin, aşırı kilolarından rahatsız olunca 'tüp mide' ameliyatı olmaya karar verdi. 168 kiloya kadar çıkan ve bu nedenle sosyal hayattan kopan Tekin, 2015 yılında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde 'tüp mide' ameliyatı oldu. 168 kilodan 73 kiloya düşen Muhsine Tekin yeniden sosyal hayata döndü. 5XL'den 40 bedene dönen Tekin, yeni görüntüsüyle çektiği fotoğraflarını sosyal medya hesaplarında paylaştı. Ancak Muhsine Tekin, kilo verdikten sonra paylaştığı bu fotoğrafları nedeniyle şimdi zor günler yaşıyor. İnternet üzerinden 'zayıflama ilacı' adı altında çeşitli hap ve çaylar satan kişiler, Muhsine Tekin'in fotoğrafları üzerinde fotomontaj yaparak, kendi sattıkları ilacı içiyormuş gibi gösterip, altına da reklamı yapılan ilacı kullanarak zayıfladığını belirten ifadeler yazdı. SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU Fotoğraflarının internet sitelerinde yer aldığından arkadaşları aracılığıyla haberdar olan Muhsine Tekin, hayatının şokunu yaşadığını söyledi. Fotoğrafının izinsiz kullanıldığını, pek çok internet sitesinde bulunduğunu belirten Tekin, aldatıcı ve yanıltıcı reklamlara kendisinin alet edildiğinden yakındı. İl Emniyet Müdürlüğü, Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne suç duyurusunda bulunan Tekin, "2015 yılında Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde Prof. Dr. Nurullah Bülbüller tarafından obezite ameliyatım yapıldı. Zayıf halimi gösteren fotoğraflarımı sosyal medyada paylaştım. Sosyal medyadaki hesabımdan çalınan fotoğraflarımın internette sahte zayıflama ilacı satan kişilerce kullanıldığını gördüm" dedi. 'İLAÇLA ZAYIFLAMADIM' İlaçlarla zayıflamadığını, cerrahi operasyon geçirdiğini kaydeden Tekin, "Herkesi uyarıyorum, doktorumun tavsiyesi üzerine tüp mide ameliyatı oldum. Fotoğraflarımın kullandığı reklamlar yanıltıcı. Bilgim dışında kullanıldı. Kilo sorunu olan insanlar dolandırılıyor. Kimse inanmasın" diye konuştu. Fotoğraflarının üzerinde photoshop ile oynandığını, bunun hem kendisini hem de arkadaşlarını rahatsız ettiğini ifade eden Tekin, şöyle dedi "Kahve içerken çekilmiş fotoğrafımın üzerinde oynanmış ve kahvenin yerine sahte zayıflama ilacı konulmuş. Benim bu görseldeki ilacı kullanarak zayıfladığım ve herkese tavsiye ettiğim yazılmış. Bir doktorumla çektirdiğim fotoğrafımın da kullanıldığını gördüm. Bu konuda çok sayıda örnek verebilirim. Onlar hakkında doktorum da suç duyurusunda bulundu." Operasyon öncesinde içine güçlükle sığdığı 73 beden pantolonunu ve tişörtünü hatıra olarak sakladığını da belirten Muhsine Tekin, "Hedefim 68 kiloya düşmek. Sağlıklı bir yaşam sürüyorum. Eskiden sokakta yürürken yemeye utandığım bol susamlı simidi şimdi gönül rahatlığıyla yiyorum. Ancak dolandırıcılar keyfimi kaçırdı" dedi. SOSYAL MEDYADA YANILTICI REKLAMLARA DİKKAT Muhsine Tekin'in tüp mide ameliyatını yapan Prof. Dr. Nurullah Bülbüller ise sosyal medya başta olmak üzere dolandırıcılar tarafından açılan pek çok internet sitesinde zayıflama ürünleri adı altında çay ve ilaçlar satıldığını kaydetti. Dolandırıcıların, bu ürünlerin Tarım ve Orman Bakanlığı onaylı olduğunu, garanti sonuç verdiğini de iddia ettiğini anlatan Prof. Dr. Bülbüller, "Birçok reklamla karşılaşmaktayız. Bu reklamda obezite cerrahisi olmuş, diyetisyen gözetiminde zayıflamış hastaların görselleri, konusunda uzman diyetisyen ya da tıp doktorları, obezite cerrahlarının fotoğrafları kullanılıyor. Sanki bizler öneriyormuş gibi reklamlar yapılmakta" diye konuştu. 'İNSANLAR MAĞDUR EDİLİYOR' İnternetten satılan bu ürünlerin içeriğinin dahi belli olmadığını kaydeden Prof. Dr. Bülbüller, şöyle dedi "Tıbbi olarak ne kadar güvenli oldukları belli değil. Yüksek dozda kullanıldığı zaman ne gibi sakıncaları olduğu bilinmiyor. Hangi organlara ne derece zararlı oldukları bilinmiyor. Halkımız bu ürünleri dikkate almasın. Ama bu konuda klinik olarak çalışmaları olan bu işi hakkıyla yapan ve satışı yapılan çeşitli ürünler var. Onları tabii ki kullanabilirler. Bu tür ürünleri de doktor ve diyetisyen kontrolünde kullanmaları gerekir. Bu konu istismara çok açık. Hiçbir doktor kendi kullanmadığı ve önermediği bir şeyin reklamını yapmaz. Bunlar tamamen yalancı ve aldatıcı, saptırıcı reklamlar. Bunlara itibar etmesinler. İnsanlar mağdur ediliyor." Obezite cerrahisinin, Türkiye'de ve dünyada çok yaygın olduğuna da dikkati çeken Prof. Dr. Nurullah Bülbüller, binlerce hastanın bu ameliyatlardan fayda gördüğünü, sağlıklı bir yaşam sürdüğünü ifade etti. KİŞİSEL VERİLERİ ELE GEÇİRME VE YAYMA SUÇTUR Avukat Fevzi Yarbaş, kişisel veri ve görüntülerin hukuksuz bir şekilde ele geçirip yayınlanmasının suç olduğunu söyledi. Bunun kişinin özeline ve kişilik haklarına saldırı olduğunu kaydeden Yarbaş, şunları kaydetti "TCK'nın 136. maddesinde kişisel verilerin haksız surette ele geçirme ve yayma suçu özellikle düzenlenmiştir, suçtur. Yani kişinin sosyal medyada olsun diğer özel sitelerde olsun yayınlanmış görüntülerinin, kayıtlarının onun izni ve rızası olmadan alınıp başka sitelerde yayınlanması TCK 136. maddesine göre suçtur. 7- 8 yıllık zaman aşımı süresi vardır. Kişi, bu süre içinde ilgililer hakkında ceza davası açılmasını temin edebilir. Yine aynı şekilde tazminat davası da açma hakkına sahiptir. İlgililer hakkında Asliye Ceza Mahkemesi'nde 1 yıldan 4 yıla kadar hapis istemiyle dava açılır" dedi.

akdeniz üniversitesi hastanesi tüp mide ameliyatı