🏐 20 Tane Ingilizce Saat Cümleleri
Tamamenbilimsel verilere dayanan doğum haritası, gökyüzünün sürekli hareket halinde olmasıyla birlikte kişiye özgüdür. Canlı olan her şeyin kendini ait bir yıldız haritası vardır. Sadece insana özgü bir sistem değildir. Doğum haritası çıkarmak astroloji alanında uzmanlık sağlamış kişiler tarafından çıkarılabilir.
Koşul- şart ile ilgili cümleler (10 tane) 2. sınıf sebep - sonuç cümleleri konu testi; 8. Sınıf İngilizce Relative Clauses ( Which, Who ) Çalışma Sayfası ( Yaprağı ) 38 adet sebep - sonuç, koşul (şart), amaç sonuç cümeleleri; Varsayım cümleleri 5 tane örnek; Hayıflanma cümleleri 5 tane örnek; Pişmanlık cümleleri
İngilizceaksesuarlar (accessories) ve Türkçe anlamlarını resimli ve sesli olarak oyunlar, bulmacalar ve testler eşliğinde burada öğrenebilirsiniz. İngilizce aksesuarları belirten bu kelimeleri daha iyi pekiştirmek için bu konuya özel alıştırmalar
Thenext bus leaves at 8.00 o’clock. (Bir sonraki otobüs saat 8 de ayrılır.) (dı nekst bas liivs et eyt o kılok.) The film starts at 14.30. (Film saat 2,5 ta başlar.) (dı film sıtarts et half past tu.) The store opens at 10 o’clock. (Dükkan saat 10 da açılır.) (dı sıtor opıns et ten o kılok.)
AlmancadaÜlkeler ve Dilleri Örnek Cümleler. evdealmanca 23 Ocak 2021 Son güncelleme: 25 Ekim 2021. 8 saat önce. A1 Seviye Almanca Sıfatlar (64 Kelime) 4 gün önce. A1 Seviye Almanca İsimler (335 Kelime) 20 Aralık 2020. Almancada Ayrılabilen Fiiller (Trennbare Verben) 3 Aralık 2020. Almancada Zamirler.
İngilizce7. Sınıf Özgün Yayınları çalışma kitabı ve cevapları , Öğrencilerimizin derslerine yardımcı olmaya devam ediyoruz. 25 Mart 2013 tarihinde, saat 20:11 böyle yapın bu siteye urarlar. Cevapla. Bahadır. 24 Mart 2013 tarihinde, saat 16:13 10 Tane Özel İsim Örnekleri Cümleler için Ezbırçime; Sıkça
Simplepresent tense ( Soru Sormak ve Cevaplamak ) Bu videoda İngilizce’de geniş zamanın karşılığı olan simple present tense kullanarak olumlu ve olumsuz olarak soru sormayı ve bu soruların nasıl cevaplandığını gösteriyorum. Bu video ilk simple present tense videosunun devamıdır. İlk simple present tense videosunu izlemek
XRSGj5. Oluşturulma Tarihi Ocak 05, 2021 0521İngilizce'de çoğu zaman yapılan eylemleri ve alışkanlıkları belirtmek için Simple Present Tense kullanılır. Türkçedeki karşılığı geniş zamandır. Yaşadığımız şehri, yaşımızı, adımızı ve okuduğumuz okulu söylerken de geniş zamanlı cümleler kurarız. 6. sınıfta okuyanlar için Simple Present Tense konusu örnek kelimeler ve cümlelerle geniş zaman kalıbı genelleme yaparken de kullanılır. Bu tür cümlelerde Never Asla - Every Day Her Gün - Always Daima gibi zaman belirten kelimelere yer verilir. Diğer zaman yapılarında olduğu gibi Simple Present Tense'de de olumlu ve olumsuz cümleler kurulabilir. Soru cümleleri ise genelde ''Do'' ve ''Can'' yapıları ile kurulur. Simple Present Tense Geniş Zaman 1- Olumlu Cümleler I go to my grandfather's farm every summer. Ben her yaz dedemin çiftliğine giderim. Yes, I am studying at this school. Evet, bu okulda okuyorum. Not Yukarıdaki cümlede olduğu gibi bazı geniş zamanlı cümleler, şimdiki zaman kalıbında okuyorum okunabilir. Fakat bu tür cümleler belli bir süreci kapsayan eylemleri ifade ettiği için Simple Present Tense kalıbında yazılır.. - My mother walks for 1 hour in the morning. Annem sabahları 1 saat yürüyüş yapar. - We feed cats every day. Kedileri her gün besliyoruz. - My older sister usually reads a story book. Ablam genelde öykü kitabı okur. 2- Olumsuz Cümleler Genelde ya da hiçbir zaman yapılmayan eylemleri belirtmek için kurulan cümlelerdir. Bu cümlelerde Don't - Doesn't ve Can't kullanılır. Örnek Cümleler My father doesn't go to work on sundays. Babam pazar günleri işe gitmez. I do not talk to people I don't know on the phone. Tanımadığım insanlar ile telefonda konuşmam. - My brother doesn't listen to loud music. Ağabeyim yüksek sesle müzik dinlemez. - I do not surf the internet for a long time. Uzun süre internette dolaşmam. - He's a kind person. He doesn't shout at anyone. O kibar biri. Kimseye bağırmaz. 3- Soru Cümleleri Birinin hobilerini, alışkanlıklarını ve günlük rutinini öğrenmek için geniş zaman kalıbında soru cümleleri kurarız. Örnek Cümleler - Do you read a novel? Roman okur musun? - Do you play the piano or the guitar? Piyanı ya da gitar çalar mısın? - Do you come to this cafe often? Bu kafeye sık sık gelir misin? - Do you live in Ankara? Ankara'da mı yaşıyorsun? - Are you a curious person? Meraklı biri misin? - Do you listen to rock or rap music? Rock ya da Rap müzik dinler misin? Not Herkes tarafından bilinen gerçekleri ifade ederken Simple Present Tense kalıbında cümleler kurulur.. Örnek Cümleler - It gets cold in winter. Kış mevsiminde hava soğuk olur. - Dogs have four legs. Köpekler dört ayaklıdır. Turkey's most populous city is Istanbul. Türkiye'nin en kalabalık şehri İstanbul'dur. 4- Geniş Zamanlı Cümlelerde Zaman Belirten Kelimeler Never - Asla I never lie. / Ben asla yalan söylemem. - Always - Her Zaman I always eat at this restaurant./ Her zaman bu restoranda yemek yerim. - Sometimes / Time to Time - Bazen / Ara Sıra I watch TV from time to time. / Ara sıra televizyon izlerim. He sometimes camp in the forest. / O bazen ormanda kamp yapar.
İngilizce öğrenirken İngilizce konuşulan ülkelerde en sık kullanılan İngilizce cümlelerden başlayarak bir adım öne geçebilirsiniz. Bu cümleler zaten günlük yaşamda sıklıkla kullanıldığından akıcı konuşmanıza da yardımcı cümleler ilk etapta bilinmesi, kalıpları noktasında bilgi sahibi olunması gereken cümlelerdir. İngilizce cümleler listemiz özellikle öğrenme aşamasında dili kullanımını kolaylaştırmayı garanti ediyor![table id=213 /]İngilizce Temel Cümleler [table id=214 /]İngilizce Günlük Cümleler[table id=215 /]Karşı Tarafın Durumuyla İlgili İngilizce CümlelerBunlar da karşı tarafın durumu ile ilgili İngilizce cümleler;[table id=216 /]Karşı Tarafın Durumuyla İlgili İngilizce Cümleler – 2[table id=217 /]Karşı Tarafın Durumuyla İlgili İngilizce Cümleler – 3[table id=218 /]Siz de sık kullandığınız İngilizce cümleler ile listemizi zenginleştirebilirsiniz!ÖZETİngilizce kısa cümleler ve anlamları nelerdir?A lovely day, isn’t it? Hoş bir gün değil mi?, As for me Bence, As soon as possible Mümkün olan en kısa zamanda, Can I help you? Yardım edebilir miyim?İngilizce günlük cümleler ve anlamları nelerdir?Do me a favor Bana bir iyilik yap, Do I have to? Yapmak zorunda mıyım?, Give me a hand Bana yardımcı ol, şu işe bir el at, How are things going? İşler nasıl gidiyor?İngilizce temel cümleler ve anlamları nelerdir?I have no idea Hiçbir fikrim yok, I agree Sana katılıyorum, aynı fikirdeyim, I’m at home Evdeyim, It’s on the tip of my tongue Dilimin basit cümleler ve anlamları nelerdir?Allow me Bana izin ver, Any thing else? Başka bir şey var mı?, Any day will do Herhangi bir gün bana uğra, Are you kidding? Şaka mı yapıyorsun? Son Yazılar link to Türkiye 4 Köşe Nedir?Türkiye 4 Köşe Nedir?Türkiye 4 Köşe projesi kapsamında Konuşarak Öğren olarak geleceğimizi inşa eden genç neslimize karşı sorumluluk bilinciyle işe koyulduk ve Türkiye’nin dört bir yanındaki genç... link to 4. Sınıf Ünite 6 Fun with Science İngilizce Testleri ve Çözümleri
İngilizce öğrenmek başlangıçta birçok öğrenci için karışık gelebilir. Özellikle İngilizce Saatler konusunda birçok öğrenci zorluk çekmektedir. Aslında oldukça basit olan İngilizce Saatler konusunu öğrenmek için tek yapmanız gereken şey İngilizce Sayılar ve İngilizce Saatler konusunu okumanız, ardından tekrar etmenizdir. Bu konuları okuyarak İngilizce Saatleri rahatlıkla öğrenebilir ve hakim olabilirsiniz. Bunun gibi diğer başlangıç konularını öğrenmek için İngilizce Aylar, İngilizce Alfabe, İngilizce Kelimeler içeriğini de Saatlerde İngilizce Saat YazılışıSaatlerle ilgili ilk öğrenmeniz gereken şey saati sormaktır. Bunun için “What time is it Saat kaç?” cümlesini kullanabilirsiniz. Tam saat olarak yanıt vermek için “It is …. o’clock.” kalıbını kullanırız. Daha iyi anlamanız için gelin aşağıdaki örneğe göz Jessica, what time is it?Jessica, saat kaç?Jessica It’s 3 o’ Geçe ve Çeyrek Kalada İngilizce Saat YazılışıTürkçede saatin olduğunu söylemek için on bire çeyrek var deriz. Bu saati İngilizcede de aynı şekilde söyleriz. Çeyrek demek için “quarter” kelimesini kullanırız. Eğer çeyrek kala demek istiyorsanız “to”, çeyrek geçe demek istiyorsanız “past” kelimesini kullanmalısınız. Aşağıdaki örnek tablosunu incelerseniz çok daha iyi anlayabilirsiniz.[table id=296 /]Buçuklu ve Yarım Saatlerde İngilizce Saat Yazılışıİngilizcede buçuklu saatler için kullandığımız kelime “half” kelimesidir. “It is half past …” dediğimizde buçuk geçiyor demiş oluruz. Daha iyi anlamak için gelin aşağıdaki örneğe Is it half past seven?Saat 7 buçuk mu?Resul No, it is half past saat 8 Saat ve Dakikalarda İngilizce Saat YazılışıSaatleri söylerken çeyrekler ve buçuklar dışında dakikaları da belirtiyoruz. Dakikaları belirtmek için de aynı şekilde “past” ve “to” kullanabiliriz. “It is … past …” ve “It is … to …” kalıpları ile istediğimiz saati söyleyebiliriz. Aşağıdaki tabloyu inceleyerek çok daha iyi anlayabilirsiniz.[table id=297 /]AM ve PM Nedir?İngilizcede saatlerin en çok kafa karıştırdığı nokta “AM” ve “PM” kullanımıdır. Bunun en büyük sebebi Türkiye’de 24 saat sitemi kullanılırken, İngiltere, ABD ve Avustralya gibi İngilizce konuşan ülkelerin 12 saat sistemi kullanmasıdır. 12 saat sisteminde bize göre ile arası “AM” ve ile arası “PM” olarak geçer. Aşağıdaki tabloya ve örnek diyaloglara bakarak daha iyi anlayabilirsiniz.[table id=298 /]1st Dialog 1. DiyalogGül We are meeting at 7 PM tomorrow. Is this OK for you?Yarın saat 7’de buluşacağız. Senin için uygun mu?Can Yes, I can Dialog 2. DiyalogRose Can you come to the airport at 9 AM tomorrow?Yarın 9’da hava alanına gelebilir misin?Stone Sure, see you orada diyaloglar size yeterli değilse, daha fazlasını İngilizce Saatler ile İlgili Diyaloglar sayfamızda konuları okumanın yanı sıra, alıştırmalar yapmak ya da bir öğretmenden dinlemek size çok daha faydalı olabilir. Konuşarak Öğren Youtube kanalında bulunan İngilizce Saatler Konu Anlatımı videosunu izleyerek konuya tamamen hakim olabilirsiniz. 4. Sınıf İngilizce Saatler Testi[qsm quiz=1]Konuşarak Öğren İle Daha Fazlasını Keşfedinİngilizce Saatleri öğrenmek sadece bir başlangıç! Eksiklerinizi tamamlamak, yeni konular öğrenmek ve bolca pratik yapmak için ve çok daha fazlasını keşfetmek için Konuşarak Öğren sayfasını ziyaret edebilirsiniz. Anadili İngilizce olan eğitmenlerle dilediğiniz gün ve saatte konuşabilir, online dersler sayesinde rahatça İngilizce öğrenebilirsiniz. Alacağınız İngilizce eğitimi ile rahatlıkla okuyabilir, yazabilir ve iletişim kurabilirsiniz. Tamamen sizin yöneteceğiniz İngilizce dersleri sayesinde çok rahat bir şekilde İngilizce öğrenebilirsiniz. Son Yazılar link to Türkiye 4 Köşe Nedir?Türkiye 4 Köşe Nedir?Türkiye 4 Köşe projesi kapsamında Konuşarak Öğren olarak geleceğimizi inşa eden genç neslimize karşı sorumluluk bilinciyle işe koyulduk ve Türkiye’nin dört bir yanındaki genç... link to 4. Sınıf Ünite 6 Fun with Science İngilizce Testleri ve Çözümleri
People are afraid of them. Halk onlardan örnekleri aşağıdaki tablomuzdan inceleyebilirisiniz. People are afraid of them. Halk onlardan korkar. I want to go shopping alone. Ben yalnız alışverişe gitmek isterim. Can you come back alone? Siz yalnız geri gelebilir misiniz? Ahmet was angry now. Ahmet şimdi kızdı. His Turkish is very bad. Onun Türkçesi çok kötü. I like Ahmet's beautiful horse Ceylan. Ben, Ahmet'in güzel atı Ceylanı beğenirim. This beautiful scarf for Fatma Hanım. Bu güzel eşarp Fatma Hanım için. She has a beautiful apartment at Beyoğlu. Onun Beyoğlu'nda bir güzel apartmanı var. It was a beautiful city with a lot of lights. Çok ışıklı güzel bir şehirdi. This is our best tea. Bu bizim en iyi çayımız. My bag are cheaper and better than the others. Benim çantam diğerlerinden daha ucuz ve daha iyi. Her little girl is much better than my daughter. Benim kızımdan çok daha iyi onun küçük kızı. There was a big crowd on the train. Trende bir büyük kalabalık vardı. There is a garden near the big house. Büyük evin yanında bir bahçe vardır. He has a big book in his hand. Onun ellerinde büyük bir kitap var. Some of the classrooms are big. Sınıfların bazısı büyükdür. There was a big crowd in front of the cinema. Sinemanın önünde bir büyük kalabalık vardı. They aren't so big as the others. Diğerleri kadar büyük değil. He had a big basket in his hand. Onun ellerinde bir büyük sepet var. Their farm is very big and modern. Onların çiftlik çok büyük ve moderndir. The wood was full of big trees and very lovely flowers. Orman büyük ağaçlar ve çok sevimli çiçeklerle doluydu. The shopkeeper made two big packets for her. Satıcı onun için iki büyük paket yaptı. They sat under the very big tree. Onlar çok büyük ağacın altında oturdular. There was a big crowd waiting at the customs. Orada büyük bir kalabalık, gümrükte bekliyordu. That big island is Büyükada. Şu büyük ada Büyükada'dır. There are a lot of big shops on this street. Bu sokakda çok büyük dükkanlar vardır. I had a very big hat. Benim çok büyük şapkam var. The other tourists listened to him very carefully. Diğer turistler, çok dikkatli şekilde onu dinledi. To write the first letter is very difficult. İlk mektubu yazmak çok zor. I get up early in the morning. Ben, sabah erken kalkarım. I like nearly all the English stars. Hemen hemen bütün İngiliz yıldızlarını severim. The children go to school early in the morning. Çocuklar sabah erken okula giderler. Nearly all of them wanted to have pen-friends in Turkey. Onların hemen hemen hapsi Türkiye'de kalem arkadaşına sahip olmak istediler. It was nearly twelve o’clock. Saat hemen hemen on ikiydi. Early the next morning the engineer took them around the city. Ertesi sabah erken mühendis onlara şehri dolaştırdı. Ahmet is giving empty cups to Fatma Hanım. Ahmet, Fatma Hanım'a boş fincanları veriyor. Then they found an empty taxi. O zaman,onlar , bir boş taksi buldular. It is a famous shopping district. O meşhur bir alışveriş bölgesidir. She is already a fat girl. O bir şişman kızdır. After a few minutes he came. O birkaç dakika sonra geldi. There are very few poisonous snakes in the world. Dünyada pek az zehirli yılan vardır. They stayed in Paris for only a few hours. Paris'te sadece birkaç saat kaldılar. I am fine, too. Ben de iyiyim. All our teachers and friends are fine. Bütün öğretmenlerimiz ve arkadaşlarımız iyidirler. The weather was fine and sunny. Hava iyi ve güneşliydi. They are fine too. Onlar da iyiler. They were all very glad. Hepsi memnundu. The children were glad to hear people speaking English. Çocuklar İngilizce konuşan insanları duymaktan memnundular. Ahmet and Zeynep were glad to see the statue of Atatürk. Ahmet ve Zeynep Atatürk'ün heykelini gördüklerine memnun oldular They were very glad when they saw boxes of Turkish grapes. Türk üzümü kutularını gördükleri zaman çok memnun oldular. This soup is good. Bu çorba iyidir. They are good friends. Onlar iyi arkadaşlardır. My father's English isn't very good. Benim babamın ingilizcesi çok iyi değildir. I am sorry, my English isn't very good. Ben üzgünüm, benim ingilizcem çok iyi değildir. She can be a good teacher because she is a good pupil. O bir iyi öğretmen olabilir, çünkü,o bir iyi öğrencidir. You are a very good boy. Sen çok iyi bir çocuksun. I haven't got a good photo now. Şimdi iyi bir fotoğrafım yok. It will bring you good luck. O size iyi şans getirecek. Somebody gave me the address of a good hotel. Birisi bana iyi bir otelin adresini verdi. The actors were all very good. Aktörlerin hepsi çok iyi idi. Sevim found two very good chickens for them. Sevim onlar için çok iyi iki piliç buldu. All the roads were good and clean. Bütün yollar iyi ve temizdi. They were very happy when they began to see the Turkish villages and Turkish people. Türk köylerini ve Türk halkını görmeye başladıkları zaman çok mutluydular. We’ll always remember our happy days at your farm. Çiftliğinizdeki mutlu günlerimizi daima hatırlayacağız. I am very happy here, but I miss you all. Burada çok mutluyum fakat hepinizi çok özlüyorum. I don't think the animals are very happy in a zoo. Bir hayvanat bahçesinde hayvanlar, pek mutlu olduklarını zannetmem. So they were very happy. Bu yüzden çok mutluydular. There are some high trees near the house. Evin yanında bazı yüksek ağaçlar vardır. It is on a very high building. Çok yüksek bir binanın üstündedir. The building was very high. Bina çok yüksekti. It was full of high trees and flowers. Büyük ağaçlar ve çiçeklerle doluydu. There was a very large park near this place. Bu yere yakın çok büyük bir park vardı. They all had a light lunch at a cafeteria near the station. Hepsi istasyonun yakınında bir kafeteryada hafif bir yemek yediler. There is a small bird on the roof of the house. Evin damında küçük bir kuş var. There is a small hill in the picture. Resimde bir küçük tepe vardır. There is a small lake near the trees. Ağaçların yanında küçük bir göl vardır. There is a small room near the sitting room. Oturma odasının yanında küçük bir oda var. They live in a small cottage behind our house. Onlar bizim ev arkasında bir küçük kulübede yaşarlar. One day last week a small boy from the nearest village come to Hasan Bey's farm. Geçen hafta bir gün en yakın köyden bir çocuk Hasan beyin çiftliğine geldi. The headmaster was a tall, thin man. Müdür uzun boylu, zayıf bir adamdı. Did you ever take a wrong bus Mr. Miller? Siz yanlış bir otobüse bindiniz mi Mr. Miller? She plays the piano very well, doesn't she? O çok iyi piyano çalar ,değil mi? I need more money for new books. Ben yeni kitaplar için daha çok paraya ihtiyaç duyarım. The weather usually gets very hot in July. Genellikle hava Temmuz'da çok sıcak olur. You must not eat so much. Sen çok fazla yememelisin. He can't see very well. Çok iyi göremez. It's really very good. O gerçekten çok iyidir. You must be more careful. Sen daha dikkatli olmalısın. Modern cars don't make much noise. Modern arabalar fazla gürültüyü yapmaz. There are some houses near the lake. Gölün yakınında bazı evler vardır. The green house is ours. Yeşil ev olanı bizimkidir. The tall jacket one is mine. Uzun ceket benimkidir. These oranges are bad. Bu portakallar kötüdür. The small ones are pigeons. Küçük olanlar güvercinlerdir. The old man and his son are going in the street. Yaşlı adam ve onun oğlu sokakda gidiyor. I have a round bag. Benim yuvarlak bir çantam var. You are are a bad boy. Sen kötü bir çocuksun. My mother has a green hat. Annemin yeşil bir şapkası var. I have two eyes. Benim iki gözüm var. There are a lot of roses in the vase. Vazoda birçok güller vardır. Some students are not good. Bazı öğrenciler iyi değildir. Some of the apples are green. Elmaların bazısı yeşildir. There aren't any black clouds in the sky. Gökyüzünde hiç bir siyah bulut yoktur. There is some milk in the glass. Bardakda biraz süt vardır. The child's face is dirty. Çocuğun yüzü kirlidir. There are a lot of trees in the garden. Bahçede çok ağaçlar vardır. There is a lot of water in the bucket. Kovada çok su vardır. I'll drink a little milk and smoke a cigarette. Ben biraz süt içeceğim ve bir sigara sigara içeceğim. They gave me a few books. Onlar, bana birkaç kitap verdi. Your daughter is a little lazy. Senin kızın biraz tembel. The horse drank a little water. At, biraz su içti. The most expensive vase is fifty liras. En pahalı vazo elli lira. My mother is going to buy a new dress. Benim annem, yeni bir giysi satın alacak. They buy woollen socks in winter. Onlar kış mevsiminde yünlü kısa çoraplar satın alırlar. There is a big tree between the two houses. İki ev arasında büyük bir ağaç vardır. I saw a man on a brown hat. Ben bir kahverengi şapkalı bir adam gördüm. The weathers is getting colder. Havalar daha soğuk oluyor. Most of the apples were bad. Çoğu elmalar kötüydü. The clean forks are in the cupboard. Temiz çatallar dolapdadır. The dirty forks are on the table. Kirli çatallar masadadır. The old one is a history teacher. Tarih öğretmeni yaşlı biridir. They got used to living in a big apartment. Onlar büyük bir apartman dairesinde yaşamaya alıştı. The old woman is looking for her dress. Yaşlı kadın, onun giysisini arıyor. Fatma is more beautiful than Zeynep. Zeynep'ten daha güzel Fatma. Hasan is the tallest man in our class. Hasan bizim sınıfımızda en uzun adamdır. The soldier shouted at the naughty girls. Asker haylaz kızlara bağırdı. There is some water in the bottle. Şişede biraz su vardır. I'll give you bread and a glass of water. Ben size ekmek ve bir bardak su vereceğim. The first customer was a young woman. İlk müşteri genç bir kadındı. This is an very easy question. Bu çok kolay bir sorudur. You are a good singer. Siz bir iyi şarkıcısınız. My mother is a good cook. Annem bir iyi aşçıdır. The women are happy. Kadınlar mutludur. The weather is cold today. Bugün hava soğuktur. This exercise isn't very long. Bu alıştırma çok uzun değildir. Don't talk loudly at dinner table. Yemek masasında yüksek sesle konuşma. We put on our new dresses. Yeni elbiselerimizi giyeriz. The small key is near the bag. Küçük anahtar çantanın yanındadır. The yellow bag is not near the radio. Sarı çanta radyonun yanında değildir. We are in front of the high wall. Biz yüksek duvarın önündeyiz. The sun is behind the white clouds. Güneş beyaz bulutların arkasındadır. Some cars are green. Bazı arabalar yeşildir. Some cats are sleeping on the big carpet. Bazı kediler büyük halıda uyuyor. Some boys are smoking cigarettes. Bazı erkek çocuklar sigara içiyor. Some chairs are wide. Bazı sandalyeler genişdir. They aren't drinking much coffee. Onlar çok kahve içmiyorlar. He writes his name with a red pencil. O kırmızı bir kurşun kalem ile onun adını yazar. The student draws the maps with a green pencil. Öğrenci yeşil bir kurşun kalem ile haritaları çizer. You can't learn everything in a short time. Siz bir kısa zamanda herşeyi öğrenemezsiniz. This is a difficult question for my daughter. Bu benim kızım için zor bir sorudur. I have a few oranges. Benim bir kaç portakalım var. Give the horse a little water. Ata biraz su ver. There aren't any apples on the table. Masada hiç elma yok. I am skinny. Ben sıskayım. I am working part-time. Ben yarım gün çalışıyorum. I am too alone. Ben çok yalnızım. I am buying a cheap jacket. İngilizce Hikaye Özetleri, Hikaye Oku - Dinle - Telaffuz Et Ben, ucuz bir ceketi satın alıyorum. She is a pretty lady. O bir zarif hanımefendidir. She is a blond lady. O bir sarışın hanımefendidir. It is a empty bottle. O bir boş şişedir.
İngilizce Saat Söyleme Örnek Cümleleri. 5, 6, 7, 8, 9, 10 sınıflarda İngilizce konusu saatler nasıl okunur, ödev olarak verilen konu için çeşitli 10, 20 ,30 ,50 adet örnek İngilizce saatleri okuma, söyleme örnek cümlelerini aşağıdaki bölümde bulabilirsiniz. İngilizce’de saatler geçiyor past var to, çeyrek quarter buçuk half ifadeleri ile söylenir. Bu konu ile ilgili şu örnek cümleleri Saat Söyleme Örnek CümleleriTAM SAATLERİ İNGİLİZCE SÖYLEMEIt is one o’clock. 0100It is two o’clock. 0200It is three o’clock. 0300It is four o’clock. 0400It is five o’clock. 0500It is six o’clock. 0600It is seven o’clock. 0700It is eight o’clock. 0800It is nine o’clock. 0900It is ten o’clock. 1000It is eleven o’clock. 1100It is twelve o’clock. 1200BUÇUK SAATLERİ İNGİLİZCE SÖYLEMEIt is half past one 0130It is half past two 0230It is half past three 0330It is half past four 0430It is half past five 0530It is half past six 0630It is half past seven 0730It is half past eight 0830It is half past nine 0930It is half past ten 1030It is half past eleven 1130It is half past twelve 1230ÇEYREK VAR, ÇEYREK GEÇİYOR İNGİLİZCE SÖYLEME ÇEYREK VARit is a quarter to one 1245it is a quarter to two 0145it is a quarter to three 0245it is a quarter to four 0345ÇEYREK GEÇİYORit is a quarter past one 0115it is a quarter past two 0215it is a quarter past three is a quarter past three 0415GECE YARISI VE ÖĞLEN SAATLERİNİ SÖYLEME2400 = It’s midnight Saat gece yarısı1200 = It’s midday Saat öğlenDİĞER SAATLERİ SÖYLEME ÖRNEK CÜMLELERIt is five to ten. 0955 Saat 10’a 5 varIt is twenty past eight. 0820 Saat 8’i 20 geçiyorit is twenty five to seven. 0635 Saat 7’ye 25 varIt is ten to nine.0850 Saat dokuza on var.It is twenty past six. 0620 Saat altıyı yirmi geçiyor.It is ten past five. 0510 Saat 5’i on geçiyorit is five past two 0205 Saat ikiyi beş geçiyorit is ten past two 0210 Saat ikiyi on geçiyorit is a quarter past two 0215 Saat ikiyi çeyrek geçiyorit is twenty past two 0220 Saat 2’yi 20 geçiyorit is twenty-five past two 0225 Saat ikiyi 25 geçiyorit is half past two 0230 Saat iki buçukit is twenty five to three 0235 Saat üçe yirmibeş varit is twenty to three 0240 Saat üçe 20 varit is a quarter to three 0245 Saat üçe çeyrek varit is ten to three 0250 Saat 3’e 10 varit is five to three Saat üçe 5 varit is three to three 0258 Saat üçe 3 varIt is nineteen past three o’clock. Saat üçü on dokuz geçiyor.SAATLİ FARKLI ÖRNEK CÜMLELERMy school finishes at ten past three. lesson starts at eight o’clock 0800I go to bed at ten 2200My bus comes at quarter to ten 0945We went to the cinema at half past two. yesterday 0230We start working at half past ten on Monday. 1030I do my homework at one o’clock every day ödevlerimi her gün saat birde yaparımShe leaves home at 0800 plane took off at five past ten. 1005The movie started at a quarter past ten. Film saat onu çeyrek geçe başladı.The bus arrived at a quarter to five. Otobüs beşe çeyrek kala geldi.I get up at half past seven every day. Her gün yedi buçukta kalkarım.I’m going to my friend at two o’clock. Saat ikide arkadaşıma gideceğim.
20 tane ingilizce saat cümleleri