🎯 Kalitesiz Yumurta Ile Hamile Kalanlar

Kalite oldugu anlasildi. 16 yumurta toplandi 12 adet dollendi fakat yumurtalar kalitesiz oldugu icin sadece 2 si transfer edildi. Digerleri dondurulmadi bile. Sonuc husran tabiki. Yumurta kalitesi aydan aya degisebilirmis. Ama tabi kesin bilgi degil bu. Benim sayi ile ilgili bir sikintim yok. ben 39 yaşındaydım hamile kalınca. 3 çocuğum vardı. En büyüğü 19 yaşında. Bizede sürpriz Bi hamilelik oldu. Ben Bi bebeğe hamile kaldım diye üzülürken 12.hafta ikiz olduklarını öğrendim Üstelik eşimlede akrabayız hala dayı çocukları. Yaşım ileri bide en risklisi ikiz gebeliğin haliyle çok korkmuştuk. 25 Mayıs 2010. #1. AtEş ÖLÇme YÖNtEmİ ile HAMİLE kalma. ateş ölçme yöntemi yumurta çatladıktan sonra hamile kalınırmı ateş ölçme yöntemi ile hamile kalanlar yumurtlama döneminde yumurtlama olmazsa adet olurmu. Gündeyalnızca 2 yumurta tüketerek beyninizi bu madde ile besleyebilirsiniz. Aksi halde, kolin eksikliği hafıza zayıflığı ile ilişkilendirilmektedir. Hamile kalmaya yardımcı olur. GebeliğeHazırlık Adet Siklusu Ve Gebeliğin Oluşumu . Kadınlardaki adet siklusu, son adet tarihinin ilk gününden bir sonraki adet tarihinin ilk gününe kadar geçen süredir ve normalde bu süre ortalama 28 gün olmasına karşın 21 ile 35 gün arası olan adetler de normal sınırlar içinde kabul edilmektedir. Hamilekalmak isteyen çiftlerin öncelikli olarak beslenmeden başlayarak sigara alkol uyuşturucu alışkanlıklarını bırakması veya azaltması gerekmektedir. Gebelik için sadece kadınların önlem alması gerektiği çok ciddi bir yanlıştır. Zira bu tür kötü alışkanlıkları olan erkeklerin sperm kalitesi düşmekte ve gebelik Aşılamaile hamile kalanlar bundan sonra ne yapsınlar ? Aşılama yöntemi ile gebe kalanlar , doğal yolla oluşan gebelikler gibi takip edilir .. Bu yöntemde sadece ,verilen hap ya da iğnelerle çatlamaya aday yumurta sayısı 2 ya da 3 e çıkarılmış ve çatlamalarını kolaylaştırmak için de iğne yapılmıştır. ewg5V. Doktora Sorun Yumurtalama problemleri, kadın infertilitesinin en sık rastlanan sebebi ve aynı zamanda da doğru bir tedavi ile başarı şansının en yüksek olduğu gruptur. Yazımızda yumurtlama problemleri ve yumurtlama tedavisi ile ilgili merak ettiğiniz soruların cevabını bulabilirsiniz. Kadın İnfertilitesi Nedir? Kadın infertilitesi; kadın yaşı, genetik kromozal bozukluklar, rahim içi sorunları veya yumurtalama problemlerinden kaynaklı oluşan kısırlığa verilen isimdir. Genellikle kadınlar adet düzensizliği veya adet olamama şikayeti ile merkezimize başvururlar. Bazı kadınlarda ise vücut tüylenmesinde artış, akne, göğüslerden süt gelmesi şikayetleri olabilir. Düzenli, yani yaklaşık 28 günlük döngülerle adet gören bir kadının yumurtlaması da büyük olasılıkla düzenlidir fakat nadiren de olsa yumurtlama problemi mevcut olabilir. Yumurtalık rezervinin çok azalmış olması, radyoterapi ya da kemoterapi sonrası yumurtalık hasarı, polikistik yumurtalıklar, prolaktin hormonu yüksekliği, ağır psikolojik stres, kısa süre içinde fazla kilo kaybı ya da alımı, tiroid bezi ya da böbreküstü bezi fonksiyon bozuklukları yumurtlama problemlerine yol açabilir. Yumurtlama Problemleri Nelerdir? Yumurtlama problemleri, genetik kaynaklı, stres, beslenme düzensizliklerine bağlı gelişebilir. Yumurtlama problemlerinin en sık görülen nedenlerinden birisi polikistik over hastalığıdır. Her yumurtlama problemi polikistik over sendromuna bağlı olmamaktadır. Polikistik over hastalarında genellikle yumurtlama düzensizdir. Adetler seyrektir, aşırı kıllanma ve kilo alma, insülin direnci oluşması belirtileri vardır. Hiç yumurtlama olmayan hastalarda ise genellikle beyinde hipofiz bezi ile ilgili problemler, prolaktin hormonu yüksekliği, erken menopoz, genetik kromozomal bozukluklar görülür. Yumurtlama problemi olan hastalar, adet düzensizliği yaşayabilir, hiç adet görmeyebilir, vücudu yeterince östrojen ve progestron salgılamadığı için immunolojik rahatsızlıklar oluşabilir. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı takibinde tedavi olmaları önem arz etmektedir. Yumurtlama olup olmadığı nasıl anlaşılır? Yumurtlama olup olmadığını tespit etmede en güvenilir yol ultrason ile yumurta takibi yapmak ve yumurtanın çatladığını’ görmektir. Fakat sorunu olmayan kadınlarda da zaman zaman yumurtlama olmaması söz konusudur ve bu sebeple tek bir takip ile yumurtlama probleminin adını koymak doğru değildir. Ayrıca istenecek TSH hormonu, PRL prolaktin hormonu, serum androjen düzeyleri serbest testosteron, LH, DHEAS…., FSH hormonu tanı koymada yardımcı olabilir. İnfertilite Tedavileri Nelerdir? Kadın infertilitesini değerlendirme ilk görüşme ile başlar. İlk görüşmede bazı noktaların araştırılması yol göstericidir; adet düzensizliği, tüylenme artışı, obezite, geçirilen karın içi veya pelvik operasyonlar, daha önce kemoterapi veya radyoterapi tedavisi alınması, adet sırasında veya ilişki esnasında ağrı olup olmadığı, daha önce spiral RIA ile korunma, geçmişteki doğum ya da kürtajlar, memelerden süt gelmesi, sigara içimi, tiroid hormonu ile ilgili bozukluklar ve guatr hastalığı sorgulanır. Sonrasında yapılan jinekolojik muayene ile vajina ve rahim ağzı olan serviks enfeksiyon ve yara erozyon yönünden incelenir. Gerekli ise akıntı örnekleri ve mutlaka smear testi alınmalıdır. Yine muayene sırasında tespit edilen kasıklardaki hassasiyet bir enfeksiyon belirtisi olabilir ve muhtemel bir kitle de muayene sırasında tespit edilebilir. Sonrasında ultrason ile rahim, endometrium ve yumurtalıklar incelenerek istenecek tetkikler kararlaştırılır. İnfertilite tedavileri kişiye özel planlanır. Tedavi, tanıya ve hastanın durumuna göre farklılık gösterir. Yumurtlama problemi yaşayan kadınlarda genel hatlarıyla aşağıdaki tedaviler uygulanır. Kadın İnfertilitesinde Yumurtlama Sorununun Tedavisi Nasıl Yapılır? Yumurta kalitesi düşük olan, infertilite tedavisi gören özellikle kadın kaynaklı infertilite sebebi olan hasta grubunda femara gibi ilaçlar kullanılırken, yumurtlama fonksiyon bozukluğuyla ilgili polikistik over sendromlu hastaların tedavisinde, tedavi seçenekleri daha fazladır. Öncelikli olarak hastaların fazla kilosu mevcutsa kilo vermesi önerilir. Kilo verdikten sonra bir grup hastada düzenli adet görme geri gelir ve kendiliğinden gebe kalabilirler. Eğer kilo vermeye rağmen gebe kalamazsa hastalar ağız yoluyla kullanılan hap tedavisiyle yumurtla sağlanır. Bu tedaviyle hastaların %30-40’ında yumurtlama elde edilir ve yaklaşık %15-20’si gebe kalır. Bu tedaviye yanıt alınmadığı takdirde cerrahi tedavi söz konusu olur. Laparoskopik yöntemle yumurtalıklar üzerine yapılan ufak tefek hasarlar bu hastalarda yumurtlama fonksiyonunun geri dönmesini sağlayabilir. Bu işleme laparoskopik overyen drilling denmektedir. Bununla da tedavi başarısı elde edilemezse günlük iğne tedavisiyle yumurtlama sağlanır. Eğer bununla da başarı elde edilemezse hasta tüp bebek programına alınır. Yumurtlama İlaçları Nelerdir ve Nasıl Kullanılmalıdır? Yumurtlama uyarıcı ilaçlar hormonal içerikli olup tablet formda olanlar clomiphene, tamoxifen, bromocriptine, Letrozole ve iğne formunda olanlar HMG veya FSH mevcuttur. Clomiphene Klomifen Nedir? Clomiphene Klomifen en eski fertilite ilacıdır ve 1960’lardan beri kullanılmaktadır. Clomiphene vücutta estrojen hormonu yokmuş gibi bir durum oluşturarak bunu telafi etmek amacıyla FSH ve LH hormonlarının fazla salınımına sebep olur ve böylelikle folikül dediğimiz yumurta içeren kesecikler gelişmeye başlar. Clomiphene ile ovulasyon uyarılmasında adetin 2-5. günlerinde günde 1 tablet 50 mg ile başlanarak 5 gün boyunca devam edilmesi önerilir. Folikül gelişiminin olmadığı durumlarda doz günde 3 tablete kadar arttırılabilir. Foliküler gelişim sonrası ovulasyon yumurtlama olduğu ultrason ile takip edilebileceği gibi adetin 21-23. günlerinde kan progesteron düzeyi de bilgi verebilir. Genellikle folikül gelişimi olursa ilacın son tabletinden bir hafta sonra ovulasyon gerçekleşmektedir. Bu sebeple ilacın son tabletinden 5 gün sonra başlanarak bir hafta süreyle günaşırı ilişkide bulunulması önerilmektedir. Clomiphene tedavisi ile ovulasyon %80 oranında gerçekleşmekte iken gebelik oranı 6 ayın sonunda %30-50 civarındadır. İkiz gebelik oranı %10’dur. Bu ilacın yan etkilerine gelirsek, sık gözlenmemekle beraber sıcak basmaları, bulantı, baş ağrısı, karın ağrısı olarak sayılabilir. Clomiphene ilacının toplamda 12 aydan fazla kullanılması muhtemel over kanseri gelişim riski nedeniyle önerilmemektedir. Eğer 4 aylık clomiphene tedavisine rağmen ovulasyon elde edilememiş ise ilaca devam edilmemelidir. Tamoxifen Nedir? Tamoxifen, clomiphene ilacına benzer mekanizma ile çalışır. Kullanımı aynı şekildedir. Clomiphene kullanırken bazen ultrasonda gözlenen endometrial kalınlığın yeterli olmaması durumu Tamoxifen ile gözlenmemektedir. Son zamanlarda Tamoxifen ilacının Clomiphene ile aynı ve hatta üstün olduğu yönünde fikirler ağırlık kazanmıştır. Letrozole, yumurtalıklarda estrojen üretimini bloke eder ve bunu telafi amacıyla beyin hipofiz bezinden folikül gelişimini uyarıcı hormonların fazla salınımına neden olur. Böylelikle yumurtalıklarda folikül gelişimi başlar. Letrozole kullanımına genellikle adetin 3. günü başlanır ve 5 gün süreyle günde bir 2,5 mg ya da iki tablet alınır. Clomiphene tedavisi ile folikül gelişimi ya da yumurtlaması olmamış kadınların önemli bir kısmında Letrozole ile yanıt alınabilmektedir. HMG Nedir? HMG human menopausal gonadotropin, hem FSH hem de LH hormonlarını içeren iğne formunda bir fertilite ilacıdır. HMG, menopozdaki kadınların idrarından elde edilmektedir. Clomiphene/Letrozole tedavisinin başarısız olduğu ya da kendi FSH ve LH hormonları üretilmeyen kadınlarda kullanılmaktadır. Pahalı ve takip gerektiren ilaçlardır. Doz kişiden kişiye ve hatta aynı kişide bir aydan diğerine değişiklik gösterebilmektedir. Günlük enjeksiyonların yapıldığı 8-10 günlük takiplerde ultrason kontrolü önerilir çünkü fazla sayıda folikül gelişim riski söz konusudur. Çoğul gebelik riski %20’lerdedir. Bazı kadınlar bu tip iğnelerle çok sayıda yumurtanın büyütülmesi ile yumurtaların biteceği ve erken menopoza gireceği korkusundadırlar. Fakat bu doğru değildir. Çünkü normalde her ay bir kadında 40-60 yumurta büyümek ve olgun hale gelmek için yola çıkmakta ve sadece biri olgun dominant hale gelerek diğerleri atreziye gitmekte yani gerilemektedir. HMG tedavisi ile atreziye gidecek olan yumurtaların bir kısmının gelişip büyümeye devam etmesi uyarılmaktadır. FSH Nedir? FSH follicle stimulating hormone, HMG’ye benzer bir ilaç olup sadece FSH içermektedir. HMG ile olduğu gibi yumurtalıkların aşırı uyarılması sözkonusu olabileceğinden tedavisi sırasında ultrason ile sıkı takip önerilmektedir. Yine çoğul gebelik riski %20’lerdedir ve bunların da üçte biri üçüz ve üzeri olabilmektedir. Menopozdaki kadınların idrarından elde edilen FSH preparatları olduğu gibi rekombinant DNA teknolojisi ile elde edilen saf FSH preparatları da mevcuttur. LH luteinizing hormone, FSH ve HMG gibi bir hormon olup bazı durumlarda hipogonadotropik hipogonadism gibi FSH ile birlikte kullanılmaktadır. HMG içerisinde de LH hormonu bulunmaktadır. HCG Nedir? HCG human chorionic gonadotropin, normalde plasentadan salınan bir hormondur ve gebe kadınların idrarından saflaştırılarak elde edilmektedir. Yumurtlama tedavilerinde yukarıda bahsedilen fertilite ilaçları ile folikül gelişimi sağlandıktan sonra HCG verilmesi son aşamadır. Foliküllerin boyutları, endometrium rahim iç tabakası kalınlığı ve kan estrojen düzeylerine göre HCG iğnesinin zamanlaması yapılır. HCG verildikten 36-48 saat sonra foliküller çatlayarak içerisindeki yumurtayı salarlar. Bromocriptine ve Cabergoline Nedir? Bromocriptine, Cabergoline; folikül gelişimini doğrudan uyarmayan fakat prolaktin hipofiz bezinden salgılanan süt hormonu düzeyini düşüren ilaçlardır. Yumurtlama problemi olan ve prolaktin düzeyleri yüksek hastalarda bu ilaçların kullanımı sonucu prolaktin seviyeleri normale döner ve yumurtlama başlayarak gebelik oluşabilir. Bulantı, kusma ve baş dönmesi yan etkilerindendir. Düşük dozlarda başlayarak sonrasında doz artırımı yapılması yan etkileri azaltmaktadır. GnRH Analogları Nedir? GnRH analogları GnRH agonistleri ve GnRH antagonistleri, spontan LH kaçaklarını tedavi sırasında istenmeyen erken yumurtlama sinyali engellemek amacıyla verilen ve bu nedenle olabilecek tedavi iptallerini engelleyerek tedavi kontrolünü arttıran ilaçlardır. FSH ve HMG ile yumurtalıkların uyarılması sırasında uygulanmaktadırlar. Bu ilaçlar değişik tedavi protokollerine göre verilebilir. Yan etkileri sıcak basmaları, vaginal kuruluk, duygu durum değişimleri ve depresyon olarak belirtilmektedir. Tüm canlıların doğasında olan üreme olayı insanlar içinde geçerlidir. Cinsel bir birliktelikten sonra eğer yeterince koşullar sağlandıysa hamile kalmak oldukça kolay olacaktır. Bu olay bazı çiftler için çok kolay olurken bazı çiftler içinse defalarca denemelerle bir bebek sahibi olamayabilirler. Eğer özel bir nedenleri yok ise sadece koşulları sağlamaları gerekir. Peki bu koşullar nelerdir?Bu yazımızda sizlere nasıl hamile kalabileceğinizi anlatacağız. Keyifli ve erkeklerin üreyebilmeleri için bazı hücrelerin vücutlarında üretilmesi gerekir. Kadınların üreme hücresine yumurta; erkeklerin üreme hücresine ise sperm ve sperm birleşmesine döllenme denir. Döllenme sonucunda ise zigot oluşur. Bu bebeğinizin ilk da dediğimiz gibi insanların vücutlarında üreme hücrelerinin bulunması gerekir. Erkeklerde bu hücreler sürekli bulunurken kadınlarda ise bazı periyotlarda Periyodu Nasıl Hesaplanır?Ortalama 28 günde bir regl olan kadınlar bir sonraki regl döneminden gün önce yumurtlar. Ancak çoğu kişide yumurtlama, sonraki regl döngüsünün ortasındaki günden önceki dört gün ya da sonraki dört gün yumurtlar. Yani tam sekiz günlük süreçte yumurtlama olayı olabilir. Kendi regl takviminizi oluşturarak döngünüzün uzunluğuna göre ortasındaki günü şekilde belirlediğiniz günlerde partnerinizle cinsel ilişkiye girip hamile kalmak daha da kolay kalmakYumurtlama BelirtileriYumurtlamadan hemen önce mukusumsu berrak bir yapıda vajinal salgınız sonra mukusumsu yapı azalır kalınlaşır ve mat bir yapıda akıntınız sırasında vücut sıcaklığınız artar. Vücut ısınızı ölçerek bir tablo oluşturabilirsiniz. Artış gördüğünüzde yumurtlama gününde olduğunuzu anlayabilirsiniz. Aynı zamanda yumurtlamayı takip edebilmeniz için eczanelerde bazı testler Kalmak İçin Neler Yapılmadır?Düzenli bir cinsel ilişkiye sahip alkol ve uyuşturucu gibi zararlı maddelerden uzak miktarını azaltın.Çay, kahve, kola ve çikolataDoktor onayı olmadan bilmediğiniz doğal veya ilaç formunda vitamin gibi şeyleri 5 saatten fazla ve yorucu spor yapmayın. Fazla spor yapanlarda yumurtalama da azalma olduğu ile ilgili bir kronik rahatsızlığınız var ise doktorunuza bunu belirterek gerekli tedaviyi uygulamasını sağlayın. Çünkü Troit hormonu üremeyi etkileyen bir bir rahatsızlığınız var ise doktorunuza danışın, hamile kalmak sizin için uygun olup olmadığını gözetimi altında folik asit takviyesi kullana bilirsiniz. Folik asit bebeğinizin gelişmesini olumlu gönde KalmakNe Zaman Doktor Desteği Alınmalı ?35 yaşından küçük iseniz 1 yıl boyunca sık ve korunmasız cinsel ilişkiler sonucunda hamile kalabilirsiniz. Eğer 35 yaş üzerindeyseniz ve sizin ya da eşinizin bilinen bir rahatsızlığı var ise bir yılı beklemeden doktora olmaması sizden ya da eşinizden dolayı kaynaklanabilir. Fakat hiç bir sorun olmadığı halde de bir bebeğiniz olmaya bilir. Tüp bebek tedavisinde uzaman olan bir hekim sayesinde hamile sorun eşinizde ise kadın doğum doktorunuz sizi bir üroloğa yönlendirecektir. Bebek sahibi olamayan çiftlere Sosyal Güvenlik Kurumu’da destekler sağlamaktadır. Böyle bir durumda SGK’ya başvurabilirsiniz. Ve bu konuda uzmanlardan yardım alabilirsiniz. Günümüzde tüp bebek tedavisi, neredeyse tüm kısırlık faktörleri için uygulanabilecek en etkili tedavidir. Tüp bebek tedavisinde süreç kontrollü bir şekilde ilerlemektedir. Bu tedavide yumurtalıkların uyarılması, yumurtaların yumurtalıklardan toplanması, embriyoloji laboratuvarında yumurtanın döllenmesi ve en iyi kalitedeki embriyoların rahme transfer edilmesi gibi adımlar yer almaktadır. Tüp bebek tedavisinde ileri teknolojiler kullanılsa dahi ne yazık ki tüp bebeğin ilk denemelerde başarısız olma ihtimali bulunmaktadır. Tüp bebek tedavisi gördükten sonra negatif hamilelik testiyle karşılaşmak oldukça üzücü olsa da bu tedavinin yüzde 100 başarı sağlamadığının ve bazı durumlarda tekrar denemeniz gerektiğinin farkında olmanız gerekir. Tüp bebek tedavisi görürken ilk denemenizde başarılı olmamanız bazen ne sizden ne de başvurduğunuz merkezden kaynaklanmıyor olsa da kendiniz için en uygun merkezi seçtikten sonra başarı şansınızı arttırmak için dikkat edebileceğiniz bazı şeyler bulunmaktadır. İlk tüp bebek tedavinizde hamile kalmanız üzerinde etkili olabilecek faktörlere aşağıda göz atabilirsiniz. İlk tüp bebek denemesini erken yaşlarda yaptırmak Kadının yaşı ilerledikçe doğal yollardan ya da kendi yumurtalarıyla hamile kalma olasılığı azalmaktadır. Hatta yaş ilerledikçe tüp bebek tedavisinin masrafı da artmaktadır. Özellikle 40 yaş ve sonrasında bebek sahibi olmak için tekrar tekrar tüp bebek tedavisi görmek gerekebilir. Hamilelik ve tüp bebek tedavisi söz konusu olduğunda genelde 40 yaşın vurgulanmasının nedeni, kadının o yaşa kadar doğurganlığını koruyup sonrasında aniden kaybetmesi değildir. Kadının doğurganlığı aslında 28 yaşlarında azalmaya başlar. 35 yaşından sonra daha hızlı bir şekilde azalmaya başlar ve 39 ila 42 yaşları arasında ise daha hızlı azalır. Genel olarak söylemek gerekirse kadının doğal yollardan hamile kalma ihtimali menopozdan yaklaşık on yıl önce biter. 30 yaşında sağlıklı ve doğurgan bir kadının her ay hamile kalma şansı yüzde 20 civarında olmaktadır. Kadın 40 yaşına geldiğindeyse bu oran yüzde 5’e kadar düşer. Kadın doğurganlığında görülen bu azalmanın nedeni yumurtaların kalitesi ve sayısı ile ilgilidir. Kadınlar, doğduklarında hayat boyu sahip olacakları yumurtalar ile doğarlar. Bu yumurtaların bir kısmı hiçbir zaman olgunlaşamaz. Hatta en doğurgan olunan yıllarda dahi yumurtaların neredeyse yarısında kromozom anomalileri bulunmaktadır. Yaş ilerledikçe genetik kusurlara sahip yumurtaların sayısı azalır. En sonunda ise ortada bebek sahibi olmak için hiç yumurta kalmaz. Kendi yumurtalarıyla hamile kalmak isteyen kadının doğurganlığındaki azalma, tüp bebek tedavisinden alınacak sonucu da etkiler. Öyle ki 2012 yılında, ABD’de bulunan Yardımcı Üreme Teknikleri Topluluğu’nun SART yaptığı bir araştırmaya göre 35 yaşın altındaki kadınların yüzde 47’sinde embriyo transferi başarılı olmuştur. 35 ila 37 yaş arasındaki kadınlarda canlı doğum oranı yüzde 38 iken 38 ila 40 yaşları arasında ise bu oran yüzde 28 olmuştur. 41-42 yaşlarına gelindiğinde başarı oranı yüzde 16’ya düşmüştür. 42 yaşın üzerinde ise kadınların yüzde 6’sı bebek sahibi olabilmiştir. 35 yaşın üzerindeyseniz ve tüp bebek tedavisi görmek istiyorsanız, yumurta kaliteniz ve sayınız, tüp bebek tedavisi masraflarınızı ve başarı şansınızı etkileyecektir. Doktorunuz ve tedavinize yardımcı olan diğer uzmanlar, kanınızdaki FSH, östrojen ve AMH seviyelerini ölçecek ve buna göre yumurtalık rezervinizi değerlendirecektir. Yüksek FSH seviyeleri ya da düşük AMH seviyeleri, yumurtalık rezervinizin düşük olduğunun işaretçisi olabilir. Tüp bebek tedaviniz için doktorunuz test sonuçlarınızı değerlendirerek size özel bir tedavi planlayacaktır. Tedavi sırasında yumurta üretiminizi arttırmak gibi çeşitli amaçlarla ilaç kullanmanız gerekecek ve bunlar, tüp bebek tedavinizin masrafının bir kısmını oluşturacaktır. Yaşınız ilerledikçe daha fazla ilaç kullanmanız gerekeceği için tüp bebek döngüsü masraflarınız da artacaktır. Yumurta rezervi düşüklüğü için test yaptırmak Yumurta rezervi düşüklüğü genelde kadının yaşıyla ilgili olmakla birlikte ilk tüp bebek tedavinizde bu konunun neden önemli olduğunu anlamanız ve tedavi zamanlamanızın önemi hakkında bilgi sahibi olmanız için bu konuyu ayrıca açıklamak gerekir. Yumurta rezervi, kadının sahip olduğu yumurtaların sayısı ve kalitesine göre yumurta hücrelerinin belirlenmesini ifade etmektedir. Yumurta rezervi düşüklüğü ise yumurta sayısının az olması ya da var olan yumurtaların kalitesinin düşük olması nedeniyle doğurganlığın azalmasını ifade eden durumdur. Yumurta rezervi düşüklüğü, yaşlanma sürecinin bir parçası olarak doğal olarak gerçekleşebildiği gibi genetik kusurlar, üreme sistemine zarar veren agresif tıbbi tedaviler ve bazı ameliyatlar nedeniyle de gerçekleşebilmektedir. Pek çok vakada yumurta rezervine neden olan faktör belirlenememektedir. Yumurtalık rezervi az olan kadınların tüp bebek tedavisinde başarı oranları düşük olabilir. Yumurtaların az ya da kalitesiz olması nedeniyle doğal yollarla hamile kalmak zor olabildiği gibi tüp bebek başarısı da azalabilmektedir. Yumurta rezervi bir nevi biyolojik saat olarak da düşünülse de bu saat, kadından kadına değişiklik göstermektedir. Bazı kadınlarda doğurganlık 40 yaşlarına kadar devam ederken bazılarında ise 20’li yaşlarda azalmaktadır. Kadınlar doğdukları zaman yaklaşık 2 milyon yumurtaya sahiptir. Bu yumurtalar sürekli olarak kaybedilir ve ergenlik döneminde gelindiğinde geriye yalnızca 400 bin kadar yumurta kalır. Kadının 30’lu yaşların sonuna gelmesiyle birlikte bu sayı 27 binlere kadar düşer. Yumurtalıklarda yalnızca bin civarı yumurta kaldığında ise menopoz başlar. Yumurtalık rezervinin azalmasına neden olan faktörlerin genel olarak şunlar olduğu düşünülmektedir Sigara kullanımı Genetik anomaliler Kanser tedavisi gibi agresif tedaviler Yumurtalık ameliyatı İdiopatik belli bir neden olmaması Yumurtalıkların yaşlanmasını engellemek ve yumurta rezervinin azalmasını önlemek mümkün olmasa da yardımcı üreme teknikleri ile bebek sahibi olmanız mümkün olabilir. Yumurta rezervi düşüklüğü aldığınızda doğurganlığınızı korumak için hemen adım atmak isterseniz, bunun için yardımcı üreme tekniklerine başvurabilirsiniz. Tüp bebek tedavisi ile hemen hamile kalmaya çalışmayı deneyebileceğiniz gibi yumurtalarınızı dondurarak ileride kullanmak üzere saklayabilirsiniz. Yumurta rezervi düşüklüğü yaşayan kadınlar için seçeneklerden bir diğer süperovulasyon olmaktadır. Bu tedavide kadının birden fazla yumurta üretebilmesi için kadına bazı hormonlar enjekte edilir. Yumurtalar toplandıktan sonra dondurularak saklanabileceği gibi doğrudan tüp bebek tedavisinde de kullanılabilir. Kilo vermek İlk kez tüp bebek tedavisi görecekseniz, tedaviye başlamadan önce normal kilonuzda olduğunuzdan emin olmak isteyebilir ve bu sayede hamile kalma şansınızın artmasına yardımcı olabilirsiniz. Obezite ile yumurta kalitesi arasında ilişki olduğunu gösteren araştırmalar bulunmaktadır. Bu araştırmalardan hareket ederek aşırı kilolu kadınların, kendi yumurtaları ile hamile kalmalarının daha zor olduğunu söylemek mümkün. Ayrıca obezite halinde tüp bebek tedavisi sırasında daha fazla ilaç kullanılması gerekebilir. Aşırı kilolu olmak ve doğurganlığın azalması ilişkili oldukları için tüp bebek tedavisi görmeden önce bu ilişkinin farkında olmanız gerekir. Kilonuz, doğurganlığınızı etkiliyorsa kilo vererek normal bir şekilde yumurtlamaya başlayabilir ve hatta tedaviye ihtiyaç duymayabilirsiniz. Ancak tabi ki doğurganlığınızı etkileyen başka faktörler de olabileceği için durumunuz hakkında önce doktorunuzla konuşmalı ve buna göre bir tedavi planı belirlemelisiniz. Sigaradan uzak durmak 2005 yılında yapılan “Effects of subfertility cause, smoking and body weight on the success rate of IVF Kısırlık sebebinin, sigaranın ve kilonun tüp bebek başarısı üzerindeki etkileri” isimli araştırmaya göre sigaranın, tüp bebek yoluyla hamile kalma üzerinde büyük etkileri bulunmaktadır. Araştırmaya göre sigara içen ve aynı zamanda tüp bebek tedavisi gören kadınların tedavi başarıları daha düşük oluyor. Araştırma, bir yıl boyunca günde bir adetten fazla sigara içmenin, kadının tüp bebek tedavisi sonucu canlı doğum yapma olasılığını yüzde 28 oranında düşürüyor. Bu fark yaklaşık olarak 20 yaşındaki bir kadın ile 30 yaşındaki bir kadının doğurganlığı arasındaki farka eşit. Araştırmada ele alınan kısırlık faktörleri arasında fallop tüpleriyle ilgili sorunlar, erkek kısırlığı, açıklanamayan kısırlık ve diğer faktörler yer almaktaydı. Araştırmaya göre açıklanamayan kısırlık sorunları yaşayan kadınlarda en büyük faktörün sigara olduğu bulundu ve sigara içmeyenlerde canlı doğum oranının yüzde 20,7 ve sigara içenlerde ise yüzde 13,4 olduğu görüldü. Sigaranın doğurganlığı tam olarak nasıl etkilediği bilinmiyor olsa da sigarada bulunan kimyasalların, rahim içi tabaka üzerinde toksik etkileri olabileceği düşünülüyor. Blastokist transferi yaptırmak Döllenme gerçekleştikten sonra tüm embriyolar büyüyüp gelişmez. Embriyolardan bazıları bozulur ve bazıları ise birkaç gün geliştikten sonra gelişmeleri durur. Tüp bebek tedavisinde embriyo transferi yapılmadan önce kaç gün bekleneceği değişiklik göstermektedir. Tedavide genelde 3 günlük embriyolar ya da 5 günlük embriyolar transfer edilir. Embriyoların daha uzun süre gözlenmesi, hangi embriyoların en sağlıklı olduğuna yönelik karar verme konusunda yardımcı olabilir. 5 günlük embriyolar, blastokist olarak isimlendirilir ve bunlar, 3 günlük embriyolara göre daha uzun süre gözlemlendikleri için tercih edilebilir. Ancak elbette kaç günlük embriyoların daha iyi olacağı konusunda doktorunuzun verdiği karar daha sağlıklı olacaktır. En doğru tüp bebek merkezini seçmek Tüp bebek tedavisinde başarı oranlarını doğru bir şekilde anlamayan çiftler genelde ilk denemedeki başarısızlıkla hayal kırıklığına uğramakta ve sürekli doktor ve hastane değiştirmektedir. Bunu yapmak yerine güvenilir bir merkez bulmalı ve hamile kalana kadar 2-3 tüp bebek döngüsüne ihtiyaç duyabileceğinizi kabul etmelisiniz. Güvenilir bir merkez bularak aynı doktor ile tedaviye devam etmeniz, doktorunuz tedavi sürecinizle ilgili olarak gerekli bilgilere sahip olduğu için sonraki tedavinizde alınacak kararları kolaylaştıracaktır. En iyi tüp bebek merkezini bulmak için laboratuvarın en son teknolojilere sahip olup olmadığı, embriyologların ve doktorların kimler olduğu, süreç hakkında bilgilendirilmenin iyi olup olmadığı ve kliğin başarı oranları gibi konular ile ilgili olarak bilgi sahibi olmalısınız. Tüp Bebek Tedavisi Aşamaları İlk kez tüp bebek tedavisi görecekseniz, bu sürecin nasıl işlediğini ve hamileliğin tam olarak nasıl gerçekleşeceğini anlamak için tüp bebek tedavisi aşamaları hakkında daha fazla bilgi sahibi olmanız faydalı olacaktır. “2022yılı güncel tüp bebek fiyatları” için yazımızı okuyabilirsiniz. Tüp bebek tedavisindeki aşamalar şu şekildedir Tüp bebek tedavisinde ilk aşamada kadının doğal adet döngüsünde değişiklikler yapılır. Kısırlık ilaçları sayesinde tedavinin bir sonraki aşaması daha etkili hale gelir. Bu ilaçlar genelde enjeksiyon şeklinde uygulanır ve iki hafta boyunca kullanılır. Sonraki aşamada yumurtalıklar, daha fazla yumurta üretmeleri için teşvik edilir. Bu aşamada FSH hormonu ile yumurtalıklarınız daha fazla yumurta üretir ve bu sayede daha fazla yumurta toplanabilir. Daha fazla yumurta toplanması halinde ise rahminize transfer edilecek embriyoların elde edilmesi şansınız artar. Yumurtalar toplanmadan önce süreç kontrol edilir. Vajinal ultrason ile yumurtalıklarınız kontrol edilebileceği gibi kan testi yapılması da gerekebilir. Yumurtalarınız toplanmadan hCG ya da çatlatma iğnesi sayesinde yumurtalarınızın olgunlaşması tetiklenir. Bir sonraki aşamada yumurtalarınız toplanacaktır. Bu işlem sırasında ince bir iğne ve ultrason yardımıyla yumurtalar toplanır. Bazı kadınlarda yumurta toplandıktan sonra ufak miktarda vajinal kanama ya da kramp görülebilir. Toplanan yumurtalar, erkeğin spermi ile bir araya getirilerek yumurtanın döllenmesi beklenir. Bazı vakalarda tek bir sperm alınarak tek bir yumurtaya enjekte edilir. Döllenen yumurtaların laboratuvar ortamında büyümeleri beklenir ve transfer için uygun olan embriyolar seçilir. Son aşama, embriyoların transfer edilmesidir. Bu işlemde kateter adı verilen ince bir tüp kullanılarak embriyo ya da embriyolar rahme transfer edilir. Tüp bebek tedavisinde kaç tane embriyo transfer edileceği kadının yaşına ve daha önce kaç kez tüp bebek tedavisi gördüğüne göre değişiklik göstermektedir 37 yaşın altındaki kadınlar İlk kez tüp bebek tedavisi görenlere yalnızca bir adet embriyo transfer edilir. İkinci kez görenlerde de genelde bir embriyo transferi yapılır. Ancak doktorunuzun önerisine göre iki embriyo da transfer edilebilir. Üçüncü kez tedavi görmeniz durumunda ise iki embriyodan fazlası transfer edilmemelidir. 37-39 yaş arasındaki kadınlar İlk kez ya da ikinci kez tüp bebek tedavisi gören kadınlara bir adet embriyo transfer edilir. Ancak çok kaliteli embriyolar bulunmuyorsa iki embriyo da transfer edilebilir. Üçüncü kez tedavi görmeniz durumunda ise iki embriyodan fazlası transfer edilmemelidir. 40-42 yaş arası kadınlar İki embriyo transfer edilebilir. Tüp bebek tedavisi sonucu geriye uygun ve kullanılmamış embriyolar kaldıysa, gelecekte ihtiyaç olması durumunda kullanılması için bunları dondurmayı tercih edebilirsiniz. İlk kez tüp bebek tedavisi yaptıracak olan çiftler, tedavide erkeğin rolünü de merak etmektedir. Kadından yumurta toplanacağı zaman erkeğin de taze sperm örneği sağlaması istenir. Erkekten alınan spermler yüksek hızda yıkanarak en sağlıklı ve en aktif spermlerin seçilmesi sağlanır ve sonrasında tüp bebek tedavisinde bu spermler kullanılır. Tüp bebek tedavisinde tüm aşamalar tamamlandıktan sonra iki hafta kadar beklemeniz gerekir. Bu iki haftalık bekleme sürecinin aslında 10 gün olduğu söylenebilir. Bu süre içerisinde genelde dengeli beslenmeniz ve alkolden uzak durmanız istenir. Süre dolduktan sonra kliniğe gitmeniz ve hamilelik için test yaptırmanız gerekecektir. Tüp Bebek Tedavisinde Başarı Şansını Arttırmak için Ne Yapmalı? Tüp bebek tedavisinde 35 yaşın altındaki kadınlarda başarı şansı yaklaşık olarak yüzde 50 olmaktadır. Kadının yaşı ilerledikçe tüp bebek tedavisi ile başarılı olma şansı azalacaktır. Özellikle ilk kez tüp bebek tedavisi görecek kişiler, tedavinin yüzde 100 başarı sağlayacağı gibi bir yanılgıya sahip olabilmektedir. Ancak tıpkı doğurganlık gibi tüp bebek tedavisi de çeşitli faktörlerden etkilenmektedir. Örneğin, kadının yaşı, rahminin ne durumda olduğu, yumurtalık rezervi, erkeğin sperm kalitesi ve diğer biyolojik ve hormonal durumlar, tüp bebek başarısı üzerinde etkili olacaktır. Çiftler detaylı bir şekilde değerlendirilerek en uygun tedaviye karar verilecektir. Bu nedenle doktorunuzun öncelikle kısırlığın altında bulunan nedeni anlaması gerekecektir. Kısırlığınız ve buna neden olan faktörler hakkında ne kadar fazla bilgiye sahip olursanız, tüp bebek tedavisinden elde edeceğiniz sonuçlar ile ilgili o kadar gerçekçi fikirlere sahip olabilirsiniz. İlk kez tüp bebek tedavisi yaptıracaksanız, tüp bebek tedavisi başarısını arttırmanın yolları olup olmadığını merak ediyor olabilirsiniz. Yalnızca ilk tedavinizde değil, tüp bebek tedavisinde genel olarak başarı oranınızı arttırmak için aşağıda yer alan 10 maddeye dikkat edebilirsiniz. Sağlıklı kilonuzda olun Doğurganlık ve tüp bebek tedavisinde sağlıklı kiloda olmak çok önemlidir. Obez ya da zayıf olmak, hamile kalmayı zorlaştırabilmekte ve tüp bebek tedavisi başarı oranını etkilemektedir. Aşırı kilolu olunması halinde tüp bebek sırasında yumurtalıkları kontrol etmek de zor olabileceğinden yumurta toplanma sürecinde komplikasyonlar meydana gelebilir. Bu nedenle tedavinize başlamadan önce bir uzman yardımıyla beslenme düzeninizde ve aktivite seviyenizde değişiklikler yapmanız iyi olacaktır. Diyetisyen yardımı ile beslenme düzeninizde yanlış olan şeyleri düzeltebilir ve egzersizin de katkısıyla kilo hedefinize ulaşabilirsiniz. Sperm sağlığını en iyi seviyeye çıkarın Multivitaminler kullanmak ve sağlıklı kiloda olmak, slip külot yerine boxer kullanmak gibi şeyler, sperm kalitesinin artmasına yardımcı olabilir. Ayrıca tüp bebek tedavisi sırasında sperm sayısını ve kalitesini arttırmak için erkeğin de birtakım ilaçlar kullanması gerekebilir. Bazı durumlarda spermin doğrudan testislerden alınması da faydalı olabilmektedir. Erkeğin sperminde bir sorun olup olmadığının anlaşılması açısından çeşitli değerlendirmeler yapılması ve herhangi bir anormallik olup olmadığının tespit edilmesi oldukça önemlidir. Doktorunuzu ve tüp bebek merkezini iyi seçin Doktorunuzu seçerken uzmanlığına ve deneyimine bakmanız elbette önemlidir. Ancak kendinizi yanında rahat hissedebileceğiniz ve rahat iletişim kurabileceğiniz bir doktor seçmeniz de aynı ölçüde önemlidir. Doktorunuz, tüp bebek tedaviniz boyunca size bu duygusal yolculukta eşlik edecek olan kişi olacaktır. Bu nedenle arkadaşlarınızdan ya da ailenizden tavsiye alabilir ve sonrasında kendi araştırmanızı yaparak doktorunuza karar verebilirsiniz. Bununla birlikte araştırmanızı internetten yapacaksanız, okuduğunuz yorumlardaki başarıların ya da başarısızlıkların herkes için geçerli olduğunu unutmayın. Bu nedenle doktorunuzu ve seçeceğiniz merkezi objektif bilgilere dayanarak değerlendirmeye çalışın. Stresinizi azaltın Uzun süreli stres, doğal yollarla ve yardımcı tekniklerle hamile kalabilme olasılığınızı etkileyebilir. Tüp bebek tedavisi sırasında çiftler genelde stresli olurlar ve bunu engellemek pek kolay değildir. Ancak bazı gevşeme teknikleriyle stresinizi kontrol altında tutmaya çalışabilirsiniz. Sigarayı bırakın Sigaranın hem doğurganlığı hem de tüp bebek tedavisini etkilediğinden bahsetmiştik. Sigara, tüp bebek tedavisi sırasında içildiğinde yumurta ve spermi etkileyebileceği için bebek sahibi olma olasılığınızı önemli ölçüde azaltabilir. Bununla birlikte sigarayı bırakmak bir stres faktörü olduğu için kendi başınıza bırakmak yerine arkadaşlarınızdan ve ailenizden destek almayı veya bir uzmana danışarak yardım almayı deneyin. Takviyeler kullanın DHEA ve COQ10 gibi takviyelerin hem yumurta kalitesi hem de sayısı üzerinde etkili olduğunu gösteren araştırmalar bulunmaktadır. Doktorunuzla konuşarak sizin için uygun takviyeler hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz. Ayrıca çok sayıda yetişkin, D vitamini eksikliği yaşadığı için D vitamini seviyelerinizi de kontrol ettirmeyi düşünebilirsiniz. D vitamini ile doğurganlık ve dolayısıyla tüp bebek tedavisi arasında ilişki olduğunu gösteren bazı araştırmalar vardır. Bu nedenle D vitamini seviyelerinizi kontrol ettirebilir ve gerekirse doktorunuzun tavsiyesiyle takviye kullanabilirsiniz. İntrasitoplazmik sperm enjeksiyonunu deneyin Sperm ile ilgili sorunlarda çeşitli yöntemler kullanılabilmektedir. Böyle bir durumla karşı karşıyaysanız, intrasitoplazmik sperm enjeksiyonunu deneyebilirsiniz. Normal tüp bebek tedavisinde döllenme, petri kabında gerçekleşir. Bu durumda spermin yumurtaya kendisinin ulaşması gerekir. Sperm kalitesinin düşük olduğu durumlarda tüp bebek yoluyla hamile kalma şansının arttırılması için intrasitoplazmik sperm enjeksiyonundan faydalanabilirsiniz. Bu yöntemle tek bir sperm alınıp yumurtaya enjekte edilerek sürecin daha net olması ve döllenme şansının daha yüksek olması sağlanır. Kapsamlı kromozom taraması yaptırın Kapsamlı kromozom taraması, embriyoyu gözlemlemek için kullanılan yöntemlerden bir tanesidir. Bazen embriyonun görünüşü düzgün olsa da kromozom bakımından anomaliler olabilir ve tüp bebek döngüsü başarısız olabilir veya düşük görülebilir. Bu ihtimali azaltmak için kapsamlı kromozom taraması hakkında doktorunuza danışabilir ve neler yapabileceğinizi konuşabilirsiniz. Alkol tüketmemeye çalışın Tüp bebek tedavisi stresli bir süreç olduğu için bazen alkol tüketimini teşvik edebilmektedir. Tüp bebek tedavisi sırasında alkol tüketiminin, tüp bebek başarısı üzerinde negatif etkileri olabilmektedir. Bu nedenle tedavi sırasında alkol tüketmemeye çalışın. Uykunuza dikkat edin Uyku ve doğurganlık arasında oldukça yakın bir ilişki vardır. Bu nedenle yeteri kadar uyumanız, tüp bebek tedavinizi desteklemeniz bakımından önemlidir. 2013 yılında yapılan bir araştırma, her gece 7-8 saat uyuyan kişilerde hamile kalma şansının, daha az ya da daha fazla uyuyan kişilere göre daha yüksek olduğunu göstermektedir. Bu nedenle her gece 7-8 saat uyumaya özen gösterin. Henüz gençlik yıllarınızda olabilirsiniz, ancak ileride sorun yaşamadan çocuk sahibi olmak için yapmanız gerekenlerin neler olduğunu biliyor musunuz?Günümüzde çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin yaşadığı "açıklanamayan infertilite" konusu giderek çok daha fazla gündeme gelmeye başladı. Yaşam koşulları, tüketim alışkanlıkları, sağlıksız işlenmiş gıdalar ile beslenme, stresli hayat, vitamin ve mineral eksiklikleri, hormonal dengesizlikler, kimyasallar ve radyasyona maruz kalmak gibi birçok faktör kadın ve erkeklerin bünyelerini olumsuz etkileyebiliyor. Tüm bu olumsuz etkiler de vücut sisteminin sağlıksız çalışmasına ve üreme sağlığı konusunda da ciddi sorunlar yaşanmasına neden oluyor. Peki çiftler çocuk sahibi olmadan hangi konulara dikkat etmeli? İşte Dr. Murat Berksoy, çiftlerin dikkat etmesi gereken 8 kuralı açıklıyor Yumurta ve sperm zaman içinde sayı ve kalite anlamında düşüşe geçerKız çocukları hayatları boyunca yumurtaya dönüşecek folikülleri ile birlikte doğarlar. Ergenlikle birlikte her regl döneminde bir adet yumurtalarını yumurtalıklardan atarlar ve menopoza kadar bu şekilde devam eder. Menopoza yaklaştıkça kalitesiz yumurtalar tam olarak gelişemez, yumurtalıkta kalır ama artık üreme süreci tamamlanmaya doğru gelmiştir. Erkeklerde ise ergenlikle birlikte sperm üretimi artar ancak yaş ve çevresel faktörlerle birlikte spermin hareketliliği ve kalitesi düşmeye milyon sperme karşı 1 tane yumurta üretiliyorBir erkek 100 milyon sperme kadar üretim yapabilir, ama bir kadın her adet döngüsünde sadece bir adet yumurtayı üretebilir. Tüm yaşamı boyunca da bu yaklaşık olarak 500 adet yumurta demektir. Bu bilgi ile zaten şansınızı sperm ve kaliteli yumurta ile şansınız artıyorKadınlar ve erkekler çocuk sahibi olmaya karar vermeden önce, çocuk sahibi olma girişimi sürecinin başlangıcına kadar sağlıklı bir dönem yaşamalılar. Alkol ve sigaradan uzak durmak, sağlıklı bünyeye sahip olmak, düzenli beslenmek, spor yapmak ve hormonal dengelerini kontrol alınmasını sağlamak gebelik şansınızı yükseltmekteki en önemli faktörler arasında yer yakından takip etmelisinizHamilelik, yumurtlamadan yaklaşık beş gün öncesinden, yumurtlama gününe kadar olan sürede mümkün olmaktadır. Bu günleri önceden belirleyerek ve takip ederek, bu dönemde daha fazla ilişkiye girmek hamilelik şansınızı artırır. Kısaca takvimleri hazır tutun ve kendinizi takibe ve yaş doğrudan bağlantılıdırDoğurganlık oranı, yaş ile doğrudan bağlantılıdır. Çocuk sahibi olmak için ne kadar erken yola çıkarsanız, işiniz o kadar kolay olur ancak günümüzde bu süreçte bile destek gerekebiliyor. Çevresel faktörler, beslenme kalitesi, vitamin mineral eksiklikleri, uyku kalitesi, kimyasallar derken çok fazla faktör devreye giriyor. Yine de erken yaşlarda fark edilecek sorunların çözülmesi ile ileride çocuk sahibi olma konusunda sorun yaşama riskiniz o kadar yıl denemeden strese girmeyinÇocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin korunmadan 1 yıl süreyle çocuk sahibi olmak için denemeleri önerilir. Eğer 35 yaş ve üzerindeyseniz bu süre 6 aya iner. Bu bir yıl ya da 6 ay deneme süresi boyunca, beslenme ve kilo kontrolünüze dikkat edebilirsiniz. Ağır olmayan sporlara yönelebilir, meditasyon ve nefes egzersizlerine hastalıklar ve birikmiş toksinleri tedavi ettirmelisinizCinsel yolla bulaşan hastalıklar HIV, genital enfeksiyonlar, ergenlik ve sonrasında geçirilen kabakulak, inmemiş testis, polikistik over sendromu, endometriyozis, adet döngüsünde sorunlar, çevresel toksin ve kimyasalların etkileri ile doğurganlık olumsuz şekilde etkilenir. Eğer bunlarla ilgili çok fazla maruz kalma potansiyeliniz varsa, öncelikle bir uzmana başvurmalı ve vücudunuzda biriken toksinlerden bebek mucize demek değildir35 yaş altında tüp bebek ile ilk seferde hamile kalma olasılığınız %30. Yaş 40 ve üzerine çıktığında hamile kalma oranı ise %10'a kadar geriliyor. 45 yaş üzerinde ise olasılık 0 düzeyine kadar iniyor. Burada önemli olan yumurtalıklarda kalan yumurta foliküllerinin üzerine gidebilecek tedaviyi uygulamaktır. Hiçbir hazırlık yapmadan tüp bebek tedavisinin oranı %30 iken, gebelik öncesi hazırlık tedavileri ile bu oranı vermeye gerek kalmadan, doğal yolla hamilelik şansınız bile yükseliyor. Murat Berksoy Yumurta Sperm Sağlık Haberler Düşük AMH ile hamile kalinir mi?AMH Düşüklüğü ile Hamile Kalanlar AMH testi sonucunuzun düşük olması asla gebe kalamayacağınız anlamına gelmez. Tüp bebek tedavisiyle AMH değeri düşük olan kadınlar da gebe ne demek?Anti Mülleriyan Hormon AMH günümüzde yumurtalık rezervi hakkında bilgi veren en önemli kan testidir. … AMH değeri 1 ng/ml altında ise bu bize çocuk için acele etmemizi söyler. ng/ml değerleri normal sınırlardır. AMH değeri gebelik şansını ne demek?Çok düşük AMH < ng/ml kaliteli yumurta geliştirme ve gebelik şanslarını etkilemediği bilgisini veriyoruz. Sonuç olarak AMH seviyesi düşük bile olsa, hala çok kaliteli-gebelik ihtimali yüksek olan embriyolar elde ne demek?Kadında AMH değerinin 1 ng/ml'in üzerinde olması normal yumurtalık rezervinin olduğunu gösterir. Amh değerinin 3 ng/ml'in üzerinde olması ise fazla yumurtalık rezervi olduğunu gösterir. Fazla yumurtalık rezervi en sık polikistik over sendromlu PKOS hastalarda ne demek?AMH değerinin 4 ng/ml düzeyinin üzerinde olması yüksek AMH, ila 4 ng/ml anti-müllerian hormon aralığı normal AMH, ng/ml değerinin altında olması düşük AMH ve ng/ml'den düşük olması çok düşük AMH değerini temsil eder. Bu değerler aynı zamanda kişinin doğurganlığı ile de doğru yumurta ile hamile kalınır mı?Tedavi esnasında kalitesiz birçok yumurtanın olması hiçbir işe yaramayacaktır fakat az sayıda kaliteli yumurtaya sahip olmak çocuk sahibi olma şansını arttıracaktır. Yumurta azlığı gibi bir durum olmasa bile yaş ile birlikte yumurtaların kalitesinde düşüş meydana ne demek?AMH DEĞERİ NE OLMALIDIR? AMH değeri çeşitli çalışmalarda farklılık göstermesine rağmen altında ise çok zayıf ± ise normal ± ise yüksek olduğunu göstermektedir. Burda en istemediğimiz durum hastaların hastalarımızın sadece değerlerine bakarak kendileri hakkında bazı kararlar vermeleridir.

kalitesiz yumurta ile hamile kalanlar