🌕 70 Bin Kelime I Tevhid Bağışlama Duası

Yahudilerefarz olan namazların adedi ve vakitleri ise üç olmak la birlikte, bazı kaynaklarda günde yedi defa olduğu da zik redilmektedir. 36. 1- Yetmişbin Kelime-i Tevhid okumuştum ve sevabını kimseye bağışlamamıştım, bu kadının günahlarının affı için bağışlıyorum dedikten sonra, o ağlayan feryad eden çocuk birden sevinç ve neşeye boğulur ve koşarak gelir Muhyittînin Arabî Hazretlerini boynuna sarılarak annemi affettiler der. Bunun üzerine İbni Arabî CENAZEHİZMETLERİ NASIL YAPILIR? CENAZE NASIL KALDIRILIR? OKUNACAK DUALAR La ilahe İllallah Alevi ve Bektaşi’lerin Kelime-i Şahadeti : Eşhedü enne Muhammed’ün Resülullah. Eşhedü enne Aliyy-ün Veliyullah, Vasiyi Resülullah. Üçler : Allah, Muhammed, Ali. Beşler : Hz. Muhammed, Hz. Fatma, Hz. Ali, Hz Hasan ve Hz. Hüseyin. Esselâtu vesselâmü aleyke Ya Resülullah, Hadisi Şeriften Dualar Arapça ve Türkçe Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) okuduğu ve tavsiye ettiği dualar Hadislerde geçen duaların Arapça ve Türkçe mükemmel kelimeleri ile yarattıklarının şerrinden Allah’a sığınıyorum.” "Bismillah ⇒ Müslim (1/301) ⇒ Nesaî, Sehv 51, 52 (1288-1290), c. 3-4, s.70-72 31 70bin Kelime-i Tevhid okuyanın her isteği,her haceti olur. 5 Vakit namazlardan sonra 21 kere Kelime-i Tevhid okuyan,Hakk Teâla’nın hidayetine mazhar olur.Türlü türlü lutuflar ve ihsanlara kavuşur. Sabah namazından sonra 100 kere Kelime-i Tevhid okuyanın kalbi iman nuru le dolar. sponsor reklam Çocuk Sahibi Olmak İçin “Esmalar ve Âyet-i Kerim” Sariye(r.a.)’den rivâyet edilmiştir: “Rasûlullah (s.a.v.), Müsebbihat denilen (Hadid, Haşr, Saff, Cuma, Teğabün ve A’lâ) sûrelerini okumadan uyumazdı ve şöyle buyururdu: Bu sûreler içersinde bin ayetten daha hayırlı bir ayet vardır.” (Ebû Dâvûd, Kişininabdesti yoksa yine aynı şekilde dualar okuyabilir, salavat-ı şerifler çekebilir. 70 bin kelime-i tevhid ne için okunur? Ebû Yezid Kurtubi rahmetullahi aleyh diyor ki: “Ben 70 bin defa La ilahe illallah diyen kimsenin Cehennem ateşinden kurtulacağını duyunca bu Xt0fP9. لَا اِلَهَ اِلَّا اللهْ Lâ İlâhe İllallâh Allah'tan başka ilah yoktur. İmâm-ı Rabbânî Kuddise Sirruhû, ikinci cildin 37. mektubunda Kelime-i Tevhid’in, Allah Teâlâ’nın gazabını sakinleştirmede en menfaatli vesile olduğunu şöylece anlatır “Saltanatı azametli ve delili yüce olan Allah Teâlâ’nın gazabını sakinleştirmek hususunda “لاَ إِلٰــهَ إِلاَّ اللّٰهُ” kelime-i tayyibeden daha menfaatli bir şey yoktur. Bu kelime-i tayyibe, ateşe girmeye sebep olacak gazabı dindirmeye vesile olunca, dünyadaki diğer azaplara sebep olacak gazapları dindirmeye neden sebep olmasın! Bu kelime-i tayyibeyi söyleyen kul, bu kelimeyi tekrar etmekle Allah’tan Celle Celâluhû başka olan şeylerden yüz çevirmiş, onları kalbinden söküp atmıştır. Kalbinin kıblesini de hak üzere ibadet olunan Allah Celle Celâluhû yapmıştır. Hâlbuki Allah Teâlâ’nın ona gazaplanmasının sebebi, kulun kendileri ile imtihana tabi tutulduğu farklı şeylere, dağınık alakalara gönlünü bağlaması idi. Allah Celle Celâluhûdan başka olan şeylerle bağlantılar bu kelime-i tayyibeyi tekrarlamakla yok olunca, Allah Teâlâ’nın gazabı yok oldu… Bu kelime-i tayyibeyi, bu ümmet için ahirete bir azık olarak bırakılan doksan dokuz rahmet hazinesinin anahtarı olarak buluyorum. Bil ki, küfrün karanlıklarını ve şirkin bulanıklıklarını def etmek hususunda bu kelime-i tayyibeden daha fazla şefaat edecek bir şey bilmiyorum. Kim bu pâk olan kelimenin içermiş olduğu manayı tasdik edip kabullenirse ve böylece zerre miktarı imanı elde ederse, bununla beraber küfür adetleri ve şirk rezillikleri ile kaplansa, bu kelime-i tayyibenin şefaati ile azaptan çıkartılacağını ve ebedi olarak ateşte kalmaktan kurtulacağını ümit ederiz. Bu durum, Efendimiz Sallâllâhu Aleyhi ve Sellemin şefaatinin bu ümmetin diğer büyük günahların azaplarının def edilmesinde en menfaatli vesile olması gibidir. SUALLER VE CEVAPLAR Sual Kelime-i tevhidi nasıl anlamalıyız ve kelime-i tevhidin fazileti nedir? Cevap Bu konuda İmâm-ı Rabbânî hazretleri Mektûbât kitabında buyuruyor ki “Önce, batıl, bozuk ilahları yok etmek, sonra hak olan mabudu bilmek lazımdır. Nasıl olduğu bilinen ve ölçülebilen her şey yok edilmeli, nasıl olduğu bilinmeyen bir Allaha iman etmelidir. Bu yok bilmeyi ve iman etmeyi en iyi anlatan kelime; Lâ ilâhe illallah güzel kelimesidir. Peygamber efendimiz; Zikrin en kıymetlisi, Lâ ilâhe illallah demektir buyurdu. Bir hadis-i şerifte; Yedi kat göklerin ve bunlarda bulunanların ve yedi kat yerin hepsi, Lâ ilâhe illallah kelimesi ile ölçülse, bu kelimenin sevabı daha çok olur buyuruldu. Nasıl daha çok olmaz ki, bu kelimenin bir kısmı, Allahü teâlâdan başka her şeyi, yerleri gökleri, Arş'ı, Kürsi'yi, Levh ve Kalem'i, bütün âlemi ve âdemi hep yok etmekte, diğer kısmı da, yerlerin, göklerin, tek yaratıcısı, hak olan mabudun var olduğunu bildirmektedir. Allahü teâlâdan başka her şey, ister afâkta, insanın dışında, ister enfüsde, insanın içinde olsunlar, hepsi anlaşılabilen, ölçülebilen şeylerdir. Âfâk ve enfüs aynalarında görülen her şey de böyledir. Hepsinin yok bilinmesi lazımdır. Bildiğimiz, öğrendiğimiz, hatırımıza, hayalimize gelen, duygu organlarımıza etki eden her şey de böyledir. Hepsi mahlukturlar. Çünkü, insanın bildiği, hissettiği her şey, kendi eseri, yaptığı şeydir. Bizim, Allahü teâlâyı tenzih etmemiz, bir şeye benzemez dememiz, benzetmek olur. Bizim anladığımız büyüklük, küçüklüktür. Tasavvufçulara olan keşifler, tecelliler hep Allahtan başka şeylerdir. Allahü teâlâ Verâ-ül-verâdır. Yani, ötelerin ötesidir. Bunların hiçbirine benzemez. İbrahim aleyhisselam, kafirlere; Niçin kendi yaptığınız putlara tapıyorsunuz? Sizleri ve yaptığınız işleri Allahü teâlâ yarattı! dedi. Bunu Kur’ân-ı kerim haber veriyor. İster elimizle yapmış olalım, ister aklımız ve hayalimizle meydana getirelim, yaptığımız şeylerin hepsi, Allahü teâlânın mahluklarıdır. Hiçbirinin tapınmak için değerleri yoktur. Tapınılmaya hakkı olan, yalnız Allahü teâlâdır. O, bildiğimiz, düşünerek bulduğumuz şeylerin hiçbirine benzemez ve nasıl olduğu anlaşılamaz. Ona gayb yolu ile inanmaktan başka çare yoktur.” Sual Müslüman olan bir kimseye, ilk önce La ilahe illallah, Muhammedün resulullah kelimesinin manasını bilmek ve inanmak farz mıdır? CEVAP Evet farzdır. Bu kelimeye Kelime-i tevhid denir. Kısaca manası, Allah’tan başka ilah yoktur. Muhammed aleyhisselam da Onun Resulüdür demektir. Müslümanın her fırsatta söylediği Kelime-i tevhidin fazileti çoktur. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki Zikrin [Allah’ı anmanın] en faziletlisi La ilahe illallah demektir. [Nesai] La ilahe illallah demek 99 belayı önler. Bunun en aşağısı sıkıntıdır. [Deylemi] Benim ve diğer Peygamberlerin dediği en üstün şey, La ilahe illallah sözüdür. [Tirmizi] La ilahe illallah diyenin günahları silinir, yerine o kadar sevap yazılır. [ La ilahe illallah Cennetin anahtarıdır. [ La ilahe illallah diyen, sözünde sadık ise, bütün günahları affedilir. [ Ölüm halindekilere La ilahe illallah söylemesini telkin edin, onları Cennetle de müjdeleyin. Şeytanın insana en yakın olduğu an bu vakittir. [Ebu Nuaym] Ağır hastayı, La ilahe illallah demeye zorlamayın, sadece telkinde bulunun. [Dare Kutni] Son sözü La ilahe illallah olanın, ruhu kolay çıkar ve o söz kıyamette ona nur olur. [Hakim] Ahiret, dünyaya tercih edilince, La ilahe illallah sözü, Allah’ın gazabından korur. Dünya kârını, ahirete tercih eden, La ilahe illallah dediği zaman, Allahü teâlâ, "Yalan söylüyorsun, sözünde sadık değilsin" buyurur. [Beyheki] La ilahe illallah diyene, işlediği günahlardan dolayı kâfir demeyiniz! Buna kâfir diyenin kendisi kâfir olur. [Buhari] Günde yüz defa La ilahe illallah diyenin yüzü kıyamette dolunay gibi parlar. [Taberani] [Yüzüncüyü söylerken "Muhammedün resulullah" ilave etmek iyi olur. Tecvide göre okununca "Muhammedür-resulullah" denir.] İhlasla La ilahe illallah diyen Cennete girer. İhlasla söylemek, söyleyeni haramlardan alıkoymasıdır. [Taberani] İhlas, kalbde Allah sevgisinden başka şeye yer bırakmamak, başka şeyleri temizlemek demektir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki Allahü teâlânın birliğine iman edip, şirk koşmadan ve ihlasla namazını kılıp, zekatını verenden Allah razı olur. [İbni Mace] İhlasla amel edin! Allahü teâlâ ancak ihlasla yapılan ameli kabul eder. [Dare Kutni] İbadetleri ihlas ile yap! İhlas ile yapılan az amel, kıyamette sana yetişir. [Ebu Nuaym] İbadetlerini ihlas ile yapanlara müjdeler olsun! Bunlar hidayet yıldızlarıdır. Fitnelerin karanlıklarını yok ederler. [Ebu Nuaym] Kırk gün ihlasla ibadet edenin, kalbinden diline hikmet pınarı akar. [Ebuşşeyh] Sual Hatm-i tehlil nedir? CEVAP Kelime-i tevhid veya tehlil La ilahe illallah demektir. 70 bin kelime-i tehlil okumaya hatm-i tehlil denir. Mazher-i Can-ı Canan hazretleri, bir kabrin yanına oturmuştu. Bu mezarda Cehennem ateşi var. Hadis-i şerifte Kendisi için veya başka müslüman için 70 bin kelime-i tevhid okuyanın günahları affolur buyuruluyor. Ruhuna Hatm-i tehlil sevabı bağışlayacağım. İnşallah affolur buyurdu. Hatm-i tehlilin sevabını bağışladıktan sonra, Elhamdülillah bu günahkâr kadın, Kelime-i tehlil sayesinde azaptan kurtuldu buyurdu. Makamat-ı Mazheriyye 70 bin Kelime-i tevhidi bir kimse veya birkaç kimse okuyabilir. Menâhic-ül-ibâd Hatm-i tehlilin dirilere de faydası çoktur. Mekatibi şerife Sual Kelime-i tehlil dakikada şu okunur diye tahmini çekilir mi? CEVAP Hayır. Böyle çekileni hesaba katmamalı. Sual Kelime-i tehlili 99 mu,100 mü şaşıran, 99 kabul etse caiz mi? CEVAP Evet. Sual Muayyen kelime-i tehlil söyledikten sonra, sayısını bilmeden daha çok söylemek de caiz mi? CEVAP Elbette, çok iyi olur. Sual Kelime-i tehlili okurken, şaşırıp yeniden başlamak caiz mi? CEVAP Evet. Sual Namaz kılarken, yatağa girince, dua veya kelime-i tevhid okurken, ağzımız kapalı olarak kalbden sessiz okumak uygun mudur? CEVAP Kıraat, ağız ile okumak demektir. Kendi kulakları işitecek kadar sesli okumaya, hafif okumak denir. Yanında olan kimselerin de işitecekleri kadar sesli okumaya, yüksek sesle okumak denir. Hafif sesle okuyanı bir iki kişinin işitmesi mekruh olmaz. Sesli okumak, çok kişinin işitmesi demektir. Bezzâziyye Kendi işiteceği kadar sesle okumadan kılınan namaz sahih olmaz. Dua ederken de, kendi işiteceği sesle okuması, söylemesi gerekir. Kelime-i tehlili de, ibadet sevabı hasıl olması için, dil ile, kendi işitecek kadar sesli söylemek gerekir. Hatm-i tehlil okuyanların da, en az kendi işitecekleri kadar sesli okumaları gerekir. Kelime-i tehlil, ibadet olarak değil de, kalbi temizlemek için okunurken, dil oynatılmaz. Redd-ül Muhtar Sual Hatm-i tehlilin, yani 70 bin kelime-i tevhidin, sadece ölülere mi faydası vardır? CEVAP Hatm-i tehlilin, ölü diri, herkese faydası vardır. Mekatib-i şerife Sual Birkaç defa denedim, yarım saatte, bir saatte çekebildiğim Kelime-i tevhidleri tespit ettim. Mesela 10 dakikada 500 Kelime-i tevhid çekebiliyorum. Dakikada ortalama 50 defa çekmiş oluyorum. 40 dakika tesbih çeksem, 2000 defa tesbih çekmiş sayılırım. Böyle tahmini tesbih çekmekte mahzur var mıdır? CEVAP Namazdan sonra çekilen 33’er tesbih gibi, sayısı bildirilmiş olanlarda, kasten eksik veya fazla okunmaz. Hesaba katmak için çekilen tesbihlerde böyle tahminle çekilen tesbihler hesaba katılmaz. Hesaba katılmayan zikirlerde, tahminle, hattâ hiç saymadan, tahmin de etmeden tesbih çekmenin mahzuru olmaz. Sual Kelime-i tevhid ve kelime-i şehadet okumanın fazileti nedir? CEVAP Bunları okumanın fazileti çoktur. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki İhlâsla Lâ ilâhe illallah diyeni Allah ateşe haram kılmıştır. [Buhari, Müslim] Bir mümin, Eşhedü en lâ ilâhe illallah dediğinde, Allahü teâlâ, "Ey meleklerim, kulum benden başka Rabbi olmadığını bildi. Şahit olun ki, ben o kulumu affettim” buyurur. [İ. Asakir] Sübhanallah diyen, Allah'ı zikretmiş olur. Allah da onu anar. Elhamdülillâh derse, Allah'a şükretmiş olur. Allah da ihsanını artırır. Lâ ilâhe illallah derse, işte o öyle bir kelime-i tevhiddir ki, kim bu kelimeyi şüphe, kibir ve zulüm etmeden söylerse Allah onu ateşten korur. [Hâkim] Cennetin bedeli Lâ ilâhe illallah’tır. Nimetin bedeli ise Elhamdülillah’tır. [Deylemî] Kalbden ihlâsla Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve Resulühü diyen Cennete girer ve Cehennem ateşi ona dokunmaz. [Taberanî] İhlâsla Lâ ilâhe illallah diyene Cennet vacib olur. [İ. Neccar] Lâ ilâhe illallah demek 99 derde devadır. Bunun en aşağısı sıkıntıdır. [Deylemî] Lâ ilâhe illallah diyen ve kalbinde zerre kadar imanı olan kişi ateşten çıkar. [Buhârî, Müslim] Lâ ilâhe illallah kelime-i tevhidini çokça söyleyerek imanınızı yenileyin! [Ahmed] Allah dört sözü diğer sözlere üstün kıldı Sübhanallah, Elhamdülillah, Lâ ilâhe illallah ve Allahü ekber. Kim Sübhanallah veya Allahü ekber yahut Lâ ilâhe illallah derse ona on sevap yazılır, on günahı da silinir. Bir nimete karşılık olmasa da, Elhamdülillah derse otuz sevap yazılır, otuz günahı silinir. [Ahmed] Sadece Lâ ilâhe illallah veya Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resulullah demekle de Cennete girilmeyeceği, önemli şartların olduğu sitemizde açıklanmaktadır. Sual Kelime-i tevhid okurken, yüz tanede bir defa, Muhammedün Resulullah demek gerekir mi? Zikirmatikle çekince unutuyoruz, mahzuru oluyor mu? CEVAP Ara sıra Muhammedün Resulullah demek gerekir, fakat bunu mutlaka yüzüncüde söylemek gerekmez. Hatırlayınca söylenir. Unutunca mahzuru olmaz. Sual İmam-ı Rabbânî hazretlerinin hatm-i hâcegânı okunurken 500 kere, Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâh demeli deniyor. Niye tamamı, yani Aliyyil azîm kısmı da söylenmiyor? Söylense mahzuru olur mu? Bir de, kelime-i tevhidi okurken, Muhammedün Resûlullah da demek gerekir mi? CEVAP Aliyyil azîm kısmı da söylense mahzuru olmaz, ancak kitaplarda ne deniyorsa, öyle hareket etmelidir. Kelime-i tevhid yani Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullah demek de böyledir. 70 bin tane çekilmesine hatm-i tehlil deniyor. Bunu çekerken de sadece, Lâ ilâhe illallah demek, yüzüncüde veya her okuyuşu kestiği zaman, Muhammedün Resûlullah ifadesini de söylemek caiz olduğu gibi, en sonunda bir kere söylemek de caiz olur. Söylemek lüzumsuz görülürse, hâşâ Resulullah'ın peygamberliğini kabul etmemek gibi bir mânâ çıkabilir. İmam-ı Rabbânî hazretleri buyuruyor ki Bu mukaddes Lâ ilâhe illallah kelimesinin bereketlerini, faydalarını, bütün mahlûklara, Kıyamete kadar bölseler, hepsini doyuracağını görüyorum. Hele, bu mukaddes, güzel kelimeye Muhammedün Resûlullah kelimesi de eklenerek, tebliğ ve tevhid, inci gibi, yan yana dizilirse evliyalığın ve peygamberliğin bütün üstünlükleri ve yükseklikleri, bir araya toplanmış olur. Bu ikisi, saadetin yoluna kavuşturur. 2/37 Kasten Muhammedün Resûlullah demekten kaçınanlara itibar etmemelidir. Sual Çalgı çalarken, eğlence, oyun arasında ibadet caiz değildir hadis-i şerifine göre, TV izlerken zikir çekmek küfür olur mu? Haber dinlerken, belgesel izlerken zikir çekmek caiz değil mi? CEVAP Çalgı çalınırken, müzik eşliğinde zikretmek caiz değildir. Fakat markette, çarşıda, pazarda, iş yerinde, isteğimiz dışında müzik çalınıyorsa, orada zikretmek caiz, hattâ çok sevabdır. Bazıları, gaflet içinde müzik dinlerken, bizim Allah'ı anmamız büyük nimet olur. Bir hadis-i şerifte, Gâfiller arasında Allahü teâlâyı anan, kuru çalılar arasındaki yeşil ağaç gibidir buyuruluyor. Haber, sohbet dinlerken, belgesel izlerken de zikretmenin mahzuru olmaz. Ancak herkes iki işi aynı anda yapamaz, biri ihmale uğrar. S. Ebediyye’de, Mânâsını düşünerek bir âyet okumak, başka şey düşünerek, bütün Kur’anı hatmetmekten daha çok sevabdır deniyor. Eli işte, gözü oynaşta olanın, işi verimli olmaz. Ama tam verimli olmuyor diye, tamamen de terk etmek yanlış olur. Bir şeyin tamamı ele geçmezse, hepsi de terk edilmez sözüne uyup, ne kadarını yapabilirsek, onu kâr bilmeli, tamamen zikirden gâfil olmamalıdır. İLAHİ AMBARI YOUTUBE KANALI Aradığınız kelime sarı renk ile işaretlenir. Yazı boyutu WhatsApp Yazıcı Sevab bağışlamak Sual Hanefî mezhebindeki bir kimse, yaptığı ibadetlerin sevabını, ölü diri herkese bağışlayabilir mi? CEVAP Evet bağışlayabilir. İbadetler üç kısımdır 1- Zekât, sadaka ve kefaretler gibi, yalnız malla yapılan ibadetlerin sevabını ölü diri herkese bağışlamak caizdir. 2- Hac gibi, hem beden, hem malla yapılan ibadetlerin sevabını bağışlamak caizdir. 3- Yalnız bedenle yapılan namaz, oruç, tesbih, tehlil, tahmid ve Kur’an-ı kerim okumak, dua etmek gibi ibadetlerin sevabını bağışlamak da caizdir. Bir kimse, herhangi bir ibadeti yaparken veya yaptıktan sonra, mesela namaz, oruç, sadaka, Kur’an-ı kerim okumak, hac, umre, evliyanın kabrini ziyaret ve ölüye kefen vermek gibi ibadetleri yaparken sevabını ölü diri, başkasına hediye etmeye niyet edebilir. Etfal-ül müslimin İmam-ı Şafii ve imam-ı Malik hazretleri, Yalnız beden ile yapılan ibadetlerin sevapları ölüye hediye edilmez dediler. Fakat sonradan gelen Şafii âlimleri, Ya Rabbi! Okuduğumdan hasıl olan sevabın mislini ölülere vasıl et! gibi dua edince, vasıl olacağını bildirdiler. Görüldüğü gibi, ölü için Kur'an-ı kerim okunur. "Okunan Kur'anın sevabı ölüye gitmez" diyenlerin yanlış söyledikleri açıktır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki Kabristandan geçen kimse 11 ihlas okuyup, sevabını kabirdekilere hediye ederse, ölü adedince sevap verilir. [ Bir kimse, farz olsun, nafile olsun, herhangi bir ibadeti yaparken veya yaptıktan sonra, sevabını, ölü diri, herkese hediye edebilir. Namaz, oruç, hac, umre, sadaka, Kur'an-ı kerim okumak, evliyanın kabrini ziyaret, kurban, zikir gibi ibadetlerin sevapları başkasına hediye edilebilir. Hediye edenin kendi sevabından hiç azalmadan, bütün müminlere de sevabı erişir. Yani sevap, hediye edilenlere, taksim edilmeden, herbirine bütünü kadar erişir. Her ibadetin sevabı, Resulullah efendimizin mübarek ruhuna da gönderilebilir. İbni Ömer hazretleri, Peygamber efendimiz için umre yapmıştır. İbn-is Serrac hazretleri de Resulullah efendimiz için onbinden fazla hatim okumuş, mübarek ruhu için kurban kesmişti. Hidaye Tatarhaniyye fetva kitabında, Sadaka veren kimse, sevabının bütün müminlere verilmesi için niyet ederse, kendi sevabından hiç azalmadan, bütün müminlere de sevabı erişir buyuruldu. Redd-ül-muhtar Şu halde, her mümin yaptığı ibadetlerin sevaplarını, başta Peygamber efendimiz olmak üzere, ana-babasına ve bütün müminlere hediye etmelidir! Sevabı hepsine de gider. Kendi sevabından da bir şey eksilmez. İstigfar etmek Sual Ölmüşleriniz için istigfar edin! deniyor. Ölü için nasıl istigfar edilir? İstigfar etmekle istigfar okumak ayrı mıdır? CEVAP Evet, ayrıdır. İstigfar okumak, Estagfirullah demek veya istigfar duasını okumaktır. İstigfar etmekse, hayır hasenat yaparak, günahların affına sebep olmak demektir. Sevabı ölüler için kurban kesmek, Kur’an okumak, cami ve çeşme gibi hayır hasenat yapmak veya yaptırmak istigfar etmek olur. Bir kişi, Ya Resulallah, ölmüş olan ana babamın günahlarının affı için ne yapmalıyım? dedi. Ona, Onlar için dua et, Kuran oku ve istigfar et! buyurdu. Ey Oğul İlmihali Günaha sebep olmak Sual Bir âyet ve bir hadiste, Kimse kimsenin günahını çekmez denirken, başka bir hadiste, Kötülüğe sebep olan, o kötülüğü işleyenin günahını çeker deniyor. Bunda bir tenakuz yok mudur? CEVAP Hiç bir tenakuz yoktur. Son hadis-i şerifin meali şöyledir Dinimizde bir “Sünnet-i hasene” çıkaran [İyi bir çığır açan] bunun sevabı ile, bununla amel edenlerin sevabına kavuşur, o yolda gidenlerin sevabından da hiçbir şey eksilmez. Kim de, dinimizde bir “Sünnet-i seyyie” çıkarırsa, [Kötü bir çığır açarsa] bunun günahı ile, bu yolda gidenlerin günahı, ona da verilir, o kötü yolda gidenlerin günahından da hiçbir şey eksilmez. [Müslim] Bu hadis-i şerifte, iyiliğe vesile olanın sevap kazandığı, kötülüğe vesile olanın günah işlediği bildiriliyor. Günaha sebep olan, kendi günahını çekiyor. Günah işleyenin günahı azalmıyor, onun günahı başkasının sırtına vurulmuyor. Günaha sebep olan da aynı günaha ortak oluyor. Kimse kimsenin günahını çekmiyor, herkes ektiğini biçiyor. Mürted olarak ölürse Sual Bir kimse, bize dua etse, hakkını ve sevablarını bağışlasa, daha sonra da mürted olarak ölse, onun bize bağışladığı sevabları bizden geri alınır mı? CEVAP Hayır, geri alınmaz. Kur’an okuyup bağışlamak Sual Okunan Kur’an-ı kerimi kimlere bağışlamak uygun olur? CEVAP Başta Peygamber efendimize, diğer peygamberlere, Ehl-i beyte, Eshab-ı kirama, Tâbiine, mezhep imamlarımıza, Silsile-i aliyyeye, meşâyıh-ı izâma ve bütün müminlere hediye etmek iyi olur. Sevabını hediye etmek Sual Okuduğumuz dua ve tesbihlerden hâsıl olan sevab, bir kimseye hediye edildikten sonra, başkasına da hediye edilebilir mi? CEVAP Başkasına da hediye edilir, ölü diri, dünyadaki bütün Müslümanlara hediye edilebilir. Tek tek hediye edilebildiği gibi toptan da hediye edilebilir. Hediye ettiklerine, aynı şeyi tekrar hediye edemez. Mesela, 70 bin kelime-i tevhid okudu. Bu hatm-i tehlili, ölen birine hediye etse, daha sonra başkası ölse, ona da hediye edebilir, daha sonra başkaları ölse hepsine teker teker hediye edebilir. Aynı hatm-i tehlili aynı kişilere ikinci defa hediye edemez, çünkü daha önce hediye etmişti. Bütün sevaplar hediye edilebilir Sual Bir kimse, kıldığı namazlardan, tuttuğu oruçlardan, verdiği zekâtlardan, evliya kabirlerini ziyaret etmekten, birine verdiği ödünç paradan, Ehl-i sünnet kitaplarını başkalarına ulaştırmaktan kazandığı sevapları, kısacası hayatta kazandığı farz veya nafile bütün sevabları ölü diri herkese bağışlayabilir mi? CEVAP Evet, hepsini bağışlayabilir. Kendi sevabından da hiç eksilme olmaz. Ancak bunların duası yapılmak üzere başkasına bildirilmez. Mesela 40 yıldır kıldığım namazların, tuttuğum oruçların, okuduğum ilimlerden hâsıl olan sevapların duasını yapar mısınız? demek âdet olmamıştır. Yadırganacak şeyler yapmamalı. Sevap bağışlamak ayrı, bunların dualarının yapılması için birine hediye etmek ayrıdır. Sevab hediye etmek Sual Yaptığımız ibadetlerin sevabını ölmüşlerimize gönderince, haberdar olup çok seviniyorlar. Hayatta olanlara gönderince, haberleri olmadığına göre, bunlara sevab hediye edilmez mi? CEVAP Hayatta da olsa, ölmüş de olsa, her mümine, yaptığımız ibadetlerin sevabı hediye edilir. Bizim sevabımızdan hiç eksilmeden, onlara da aynı sevab gider. Kabul olması için haberdar olmaları gerekmez. Yani haberdar olmasa da, o sevab onların amel defterine yazılır. Mümin, ibadetlerinin sevabını ölü diri herkese hediye edebilir. Kendi sevabından da hiç eksilme olmaz. Hidaye Hatm-i tehlilin, ölü diri, herkese faydası vardır. Mekatib-i şerife Bir hadis-i şerif meali de şöyledir Kendisi için veya başka Müslüman için 70 bin kelime-i tevhid [hatm-i tehlil] okuyanın günahları affolur. [Makamat-ı Mazheriyye] Sevabları bağışlamak Sual S. Ebediyye’de, Farz veya nâfile bir ibadet yapılırken veya yapıldıktan sonra, mesela, namaz, oruç, sadaka, hatm-i tehlil, Kur’an-ı kerim okumak, zikir, tavaf, hac, umre, evliyanın kabrini ziyaret ve ölüye kefen vermek gibi ibadet ve taatlerin sevabı diri veya ölü başkasına hediye edilebilir deniyor. Faideli Bilgiler kitabında, Fetava-yi Hindiyye kitabından alınarak, Yapılan ibadetin sevabını başkasına bağışlamak caizdir. Böylece namaz, oruç, sadaka, hac, Kur’an-ı kerim okumak, zikretmek ve peygamberlerin, şehitlerin, evliyanın, salihlerin kabirlerini ziyaret etmek, ölüye kefen vermek ve bütün hayrat ve hasenat sevabları bağışlanabilir deniyor. Bu kitaplarda bildirildiği gibi, yapılan ibadet ve iyiliklerin sevabını şöyle söyleyerek bağışlayabilir miyiz? 1- Farz veya nâfile, kırk yıllık kıldığım namazların ve tuttuğum oruçların sevabını bağışladım. Aldığım abdestlerin sevablarını bağışladım. 2- Geçen sene yaptığım umrenin sevabını sana bağışladım. 3- Hindistan’a gidince İmam-ı Rabbânî hazretlerinin kabrini ziyaret etmiştim. Hâsıl olan sevabı sana bağışladım. 4- Komşu ölünce, ona yaptığım kefenden hâsıl olan sevabı sana bağışladım. 5- Yaptırdığım çeşmeden hâsıl olan sevabı sana bağışladım. 6- Mektubat-ı Rabbânî’yi okudum. Ondan hâsıl olan sevabı sana bağışladım. 7- Katıldığım dînî sohbetten hâsıl olan sevabı sana bağışladım. Bir de, Kur’an-ı kerim okuyunca bağışlandığı gibi, bunları duaları yapılmak üzere başkalarına verebilir miyim? CEVAP Yukarıda bildirilen ibadet ve taatlerin hepsini ölü veya diri bir kişiye yahut bütün Müslümanlara bağışlamak caizdir. Ancak bunları, Kur’an-ı kerim gibi duaları yapılmak üzere başkalarına vermek âdet değildir. Dikkat çekici işlerden sakınmalıdır. Ölü için namaz kılmak Sual Namaz kılıp, oruç tutuyorum, sevablarını ölmüş ana babama bağışlıyorum. Bir hoca, Kimse kimsenin yerine namaz kılamaz, oruç tutamaz hadisini bildirip, Yaptıkların caiz değildir dedi. Hocanın dediği doğru mudur? CEVAP Doğru değildir. O hadis-i şerif, Herkes, kendisine emredilen ibadeti kendisinin yapması gerekir. Bir kimse, başkasının veya ana babasının yerine namaz kılar, oruç tutarsa, ana babası namaz ve oruç borcundan kurtulamaz demektir, fakat kıldığı namazların ve tuttuğu oruçların sevabları ana babasına gider. Kendileri kılmış gibi sevaba kavuşurlar. Bahr Biri Ya Resulallah, ölmüş ana babam için ne yapabilirim? diye sorunca, Resulullah efendimiz, “sallallahü aleyhi ve sellem” Onlar için namaz kıl, oruç tut! buyurmuştur. Redd-ül muhtar Tutulan orucun, kılınan namazın sevabı ana babaya bağışlanırsa, sevabları onlara ulaşır. Yapılan ibadetlerin sevablarını bütün Müslümanlara bağışlamalı. Kendi sevabından da hiç eksilme olmaz. Başkasına sevab bağışlamak Sual Bekara veya Haşr sûresinin sonunu imam okuyunca bizim de okumamız gerekir mi? Necm sûresinde, İnsana çalışmasından başka bir şey yoktur dendiği için, bizim de bu ikisini ayrıca okumamız gerekiyormuş. Bize faydası yoksa, imam niye sesli okuyor ki? CEVAP Kur'an-ı kerimi okumak sünnet, dinlemek ise farzdır. Sünnet, farzın yanında denizde damla gibidir. Elbette imamın okuduğu Kur'an-ı kerimi dinlemek, böylece farz sevabına kavuşmak gerekir. O âyet-i kerime, İnsana, ancak dünyada çalışarak yaptığı işler fayda verir mealindedir. Kur'an-ı kerimi dinlemek de kendi yaptığımız bir iştir. Dinleyerek sevab kazanıyoruz. Dinlemeyene sevabı olmaz. Dinleyenin sevab alması bu âyet-i kerimeye de zıt değildir. Şeyhzade tefsirinde, bu âyet-i kerimenin mânası açıklanırken, Çalışan kimse, başkasının da sevabdan hissedar olmasına niyet ederse, bu takdirde o da onun amelinin sevabından faydalanır. Çünkü amel eden bu niyetle şer'an başkasına da vekâlet etmiş olur buyuruluyor. Başkaları işlediği sevabları bize bağışlayabilir. Biz kendimiz yapmasak da bu sevablara kavuşuruz. Makamat-i Mazheriyye’deki hadis-i şerifte, Bir kimse, başkası için yetmiş bin adet Kelime-i tevhid okursa, o kişinin günahları affolur buyuruldu. Demek ki, başkaları da bir insanın günahlarının affolması için çalışabilir. Sevablarını ona bağışlamakla kendi sevablarından da bir eksilme olmaz. Mürtedin sevabları Sual Kişi, mürted olunca bütün sevabları gidiyor, tekrar Müslüman olsa da sevabları gelmiyor. Bir kimse, bize çok sevab hediye etse, sonra mürted olsa, bizdeki sevablar da silinir mi? CEVAP Hayır, onu vermiştir. Verince ondan çıkmıştır. Onunla bir ilgisi kalmamıştır. Sevab bağışlamak Sual Namaz Kitabı’nda, Namaz, oruç, sadaka gibi nâfile ibadetlerin sevabını başkasına hediye etmek caizdir deniyor. Buradan farz ibadetlerin sevablarının bağışlanmayacağı mı anlaşılmaktadır? CEVAP Evet, öyle anlaşılıyor, ama bu bir kavildir. Farzların sevablarının da bağışlanabileceğini bildiren kavil de vardır. İslam Ahlakı kitabında deniyor ki Namaz, oruç, sadaka ve Kur’an-ı kerim okumak, zikretmek, tavaf yapmak, hac, umre yapmak, peygamberlerin, evliyanın kabirlerini ziyaret etmek, mevta kefenlemek gibi farz veya nâfile ibadetlerin ve hayrat ve hasenatın sevabını, başkalarının ruhuna hediye etmek caizdir. İbadeti yapana da ve onların ruhlarına da sevab verilir. Bunun için, kabir başında veya başka yerde Kur’an-ı kerim okuyup, sevabı mevtalara hediye edilmeli ve onlar için hemen dua etmelidir. Çünkü Kur’an-ı kerim okunan yere, rahmet ve bereket iner. Burada edilen dua kabul olur. Kabir yanında okununca, kabre, rahmet, bereket dolar. Hanefî mezhebine göre, bir kimse, nâfile oruç, namaz, sadaka, okumak sevabını ölü veya diri başkasına hediye ederse bunlara da sevabı gider. Farzların sevabı hediye edilince de gider diyen âlimler vardır. Sevablar, meyyitlere taksim edilmez. Her birine hepsi verilir. İslam Ahlakı Sual Bir Müslüman, farz veya nafile olarak yaptığı bütün ibadetlerinin sevabını, diri veya ölmüş olanlara hediye edebilir mi? Cevap Bir kimse, farz olsun, nafile olsun, herhangi bir ibadeti yaparken veya yaptıktan sonra, mesela namaz, oruç, sadaka, hatm-i tehlil, Kur’ân-ı kerim okumak, zikir, tavaf, hac, ömre, Evliyanın kabrini ziyaret ve meyyite kefen vermek gibi ibadet ve taatların sevabını diri veya ölü başkasına hediye edebilir. Şafii ve Maliki mezheplerinde ise, beden ile yapılanlar hediye edilemez. İmâm-i Sübkî ve sonra gelen Şafii alimleri bunlar da hediye olunur dediler. Ücret ile ibadet yaptırmak veya ibadetin sevabını başkasına satmak batıldır. İbadeti yapmadan pazarlık edilirse, ücret olur. Yaptıktan sonra pazarlık edilirse, ibadeti satmak olur. Bu ibadetleri ücret karşılığı, pazarlık ederek yapmak caiz değildir. Allahü teâlâ için Kur'ân okuyup, verilen hediye kabul edilir. İbadetlerin sevabını hediye etmek Sual Kılınan namaz, tutulan oruç gibi bütün ibadetlerin sevapları, diri ve ölü herkese hediye edilebilir mi? Cevap Yapılan ibadetin sevabını, ölü veya diri başkasına hediye etmek caizdir. Hac, namaz, oruç, sadaka, Kur’ân-ı kerim, mevlid okumak, zikir ve dua okumak sevaplarını başkasına hediye etmek, Hanefi mezhebinde caizdir. Bu ibadetleri ücret karşılığı, pazarlık ederek yapmak caiz değildir. Allahü teâlâ için Kur'ân okuyup, verilen hediye kabul edilir. Maliki ve Şafii mezheplerinde, sadaka, zekat ve hac gibi mal ile yapılan ibadetlerin sevabını hediye etmek caiz olup, namaz, oruç ve Kur’ân-ı kerim okumak gibi beden ile yapılanları caiz değildir. Hadîs-i şerifte; Kabristandan geçen kimse onbir ihlas suresi okuyup, sevabını kabirdekilere hediye ederse, meyyitler adedince sevap verilir buyuruldu. Hanefi olan, sevabını hediye eder. Maliki ve Şafii ise, meyyitin affı için dua eder. Türkçe karakterler İhlas VakfıDünya İçin Paylaşma Vakti Online Bağış Yapmak İçin Error 523 Ray ID 73824af238779128 • 2022-08-09 174319 UTC FrankfurtCloudflare Working What happened? The origin web server is not reachable. What can I do? If you're a visitor of this website Please try again in a few minutes. If you're the owner of this website Check your DNS Settings. A 523 error means that Cloudflare could not reach your host web server. The most common cause is that your DNS settings are incorrect. Please contact your hosting provider to confirm your origin IP and then make sure the correct IP is listed for your A record in your Cloudflare DNS Settings page. Additional troubleshooting information here. Cloudflare Ray ID 73824af238779128 • Your IP • Performance & security by Cloudflare Ana SayfaZikir la ilahe illallahZikir la ilahe illallah Hadis-i şerifte buyruldu ki, “Kim 70 bin Lâilâheillallah’ derse, ölmeden önce Cennet ile müjdelenir.” Kelime-i Tevhidin Fazileti S. 47Allah cc Herkese nasip etsin inşallah...zikir ▪ LÂ İLÂHE İLLALAH MUCİZESİ مَنْ قالَ مُخلِصاً لآإلهَ إلاّالله دَخلَ الجنّة ، مَنْ كانَ أخِرُ كَلامِهِ لآإلَهَ إلاّ اللّهُ دَخلَ الجَنّة Lâ ilâhe illallah, Kelıme-i Tevhidinin anlamı; ’Allah’tan başka tapılacak kimse yoktur’’ anlamındadır. İslam dininin temel kurallarından birisidir. La ilahe illallah Muhammedün Rasulüllah demeyen dil ile ikrar kalp ile tasdik etmeyen kimse Müslüman olamaz. Lâ ilâhe illallah kelimei tevhidini Muhammedün Rasulüllah kelimesi tamamlar. İkisi beraberdir. Hz Muhammed allahın kulu ve rasulüdür, elçisidir anlamındadır. Kelime-i Tevhîd kalplerin pasını siler ve nurlandırır. Kelimei Tevhîd ile Allah’ı zikir ve Allahı zikir ile de kalplerin huzur ve rahatı hakkında birçok ayetler ve hadisler mevcuttur. "Allah-u Teala buyuruyor LA ÝLAHE ÝLLALLAH benim kalemdir. Bu kaleden içeri giren kiþi benim azabýmdan emin olur. "Allah'ı çokca zikreden erkekler ve Allah'ı çokca zikreden kadınlar; Allah bunlar için bir bağışlama ve büyük bir ecir hazırlamıştır." Ahzab Suresi - 35 Dikkat edin, Kalpler ancak Allah’zikretmekle tatmin olur’ Rad suresi 28 Müslümanın her fırsatta söylemesi gereken Kelime-i tevhidin fazileti, sevabı bereketi çoktur. Yine Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki La ilahe illallah diyen bela ve sıkıntılardan kurtulur. [Bezzar] Allah katında amellerin en kıymetlisi Lâ ilâhe illallah’ demektir. Allah’ı zikretmenin en faziletlisi Lâ ilâhe illallah’ demektir. Lâ ilâhe illallah demek doksan dokuz belayı önler, bunların en hafifi de üzerinizdeki sıkıntının kalkmasıdır. Lâ ilâhe illallah’ diyen kimseyi işlediği günahlardan dolayı kafir diye suçlamayın. Lâ ilâhe illallah’ diyen kimseye kafir diyenin kendisi kafir olur. Lâ ilâhe illallah’ diyen kimse bela ve sıkıntılarından kurtulur. Kıyamet günü benim şefaatimle en ziyade saadete erecek olan kimse ihlasla samimi olarak – içinden gelerek Lâ ilâhe ilallah diyen kimsedir. Benim ve diğer Peygamberlerin zikrettiği en üstün kelime, Lâ ilâhe illallah’ sözüdür. La ilahe illallah’ı çok söyleyerek imanınızı tazeleyin! [Taberani] Günde yüz defa La ilahe illAllah diyenin yüzü kıyamette dolunay gibi parlar. [Taberani] " Cenabý-ý Hak şöyle buyuruyor Ýzzetim, Celalim ve Rahmetim hakký için "Lâ ilâhe illalah" Diyen kimseyi ateþe koymayacaým." Lâ ilâhe illallah’ diyen kimsenin günahları silinir ve yerine o kadar da sevap yazılır.’ Lâ ilâhe illallah’ kelimesi cennetin anahtarıdır. Lâ ilâhe illallah’ diyen kimse sözünde sadık ise samimi ve halis bir kalp ile söylerse bütün günahları affedilir. Ölüm halindeki kimseye Lâ ilâhe illallah’ söylemesini tavsiye ediniz ve onları Cennetle müjdeleyiniz. Şeytanın insana en yakın olduğu vakit bu andır. Ağır hastayı Lâ ilâhe illallah’ demeye zorlamayın, sadece telkin edin.kendiniz tekrarlayın, umulur ki ölüm anındaki hastada tekrar eder. Son sözü Lâ ilâhe illallah’ olan kimse, ruhunu kolay teslim eder ve Lâ ilâhe illallah’ kelimesi kıyamet günü onun karşısına bir nur olarak gelir. Lâ ilâhe illallah’ zikri, derin bir ihlas ve samîmiyet ister. Kırk gün ihlas ve samimiyetle ibadet eden kimsenin kalbinden diline hikmet pınarı akmaya başlar.’ Kelime-i Tevhîdin hatmi dir. Yetmiş bini tamamlamaya hatmi tehlil denir. Ne niyetle yetmiş bine tamamlanırsa Yüce Mevla icabet eder. İbret Dolu Bir Öykü Bir gün İslam dünyasının en büyük kutuplarından Kutbül-ârifînden olan Muhyittîn-i Arabî Hazretleri kabristan ziyaretinde bulunduğu sırada küçük bir çocuğun bir mezarın üzerine kapanıp hüngür hüngür ağladığını görür. Allah dostu büyük evliya Muhitîni Arabî Hazretleri o çocuğun neden ağladığını bildiği halde yinede ona ağlamasının sebebini sorar. Çocuk bu mezarda annem yatıyor ve burada ona azap ediyorlar büyük işkence görüyor’ der. Bunun üzerine Muhyittîni Arabî Yarabbi, Bu mezarda Cehennem ateşi var. Hadîsi Şerifte’Kendisi için veya bir başka Müslüman için yetmiş bin kelime-i tevhit okuyanın günahları affolunur’ buyuruluyor. Yetmiş bin Kelime-i Tevhid okumuştum ve sevabını kimseye bağışlamamıştım, bu kadının günahlarının affı için bağışlıyorum’ dedikten sonra, o ağlayan feryad eden çocuk birden sevinç ve neşeye boğulur ve koşarak gelir Muhyittînin Arabî Hazretlerini boynuna sarılarak annemi affettiler’ der. Bunun üzerine İbni Arabî Hazretleride Allah’a şükürler olsun, bu gühahkar kadın Kelime-i Tehlil Tevhid sayesinde günahtan ve büyük azaptan kurtuldu der. İhlas; Kelime-i Tevhidi ihlasla zikreden kimse kısa zamanda kelime-i tevhidin meyvesini toplamaya başlar. Yalnız zikirde ihlas çok önemlidir. İhlas riyakarlığın zıddıdır. Allah ayeti kerimelerde ve hadisi şeriflerde; İhlasla ibadet edin. Allah ancak ihlasla yapılan ibadetleri amelleri kabul eder’ ihlasla yapılan az amel az bile olsa kıyamet günü sana yetişir seni bulur. buyuruluyor. İbadetlerini ihlasla yapanlara müjdeler olsun. Onlar hidayet yıldızlarıdır. Fitnelerin karanlıklarını yok ederler.’ İhlasla yapılan zikir ve ibaderler; kişide bulunan nefsi emareyi nefsinin arzu ve isteklerine kendisini kaptırmış kimselerdeki hayvani nefsi yok eder ve insanı ulviyet mertebesine yükseltir. Böylece kalbindeki şehevâni duygular yavaş yavaş sönmeye başlar ve dili Allah’ı zikrederken kalbide şeytanî şeylerle meşgul olmaz. Özü ve sözü bir olur. Fikri ne ise zikri de öyledir. Yani sadece kuru kuruya Lâ ilâhe illallah kelimesini tekrarlamak yeterli değildir. Önemli bir hususta Kelime-i Tevhitte Allahı zikrederken onun Rasûlü’nü de şüphesiz tastik ediyoruz. Nitekim Allahu Teâlâ Kur'an-ı Kerim'de "Rasûlullah size ne getirdiyse onu alınız, kabul ediniz. Size neyi de yasaklıyorsa, onu yapmaktan vazgeçiniz" buyurmaktadır. el-Haşr, 59/7 Hal böyle olunca da Lâ ilâhe illallah kelimesinin ifade ettiği manayı hayatının her sahasında yaşamalı ve ayet ve hadislerin mantığınca, iyiliği emredip kötülüklerdende hayatının her anında sakınılmalıdır. emri bir ma’rûf ve nehyi anil münker’ Yüce Allah Kur'ân-ı Kerîm'de ihlas ve tevhidden uzaklaşıp nefsi emmare ile hareket eden kimseler için "And olsun ki, cin ve insanların çoğu cehennemliktir. Onların kalpleri vardır ki fehm edemezler anlayamazlar ve onların gözleri vardır, ama gerçeği göremezler ve onların kulakları vardır, gerçeği anlayıp dinleyip idrâk edemezler. İşte onlar aşağılıktır. Belki de onlar, hayvandan daha aşağı mertebededirler. Onlar gaflet uykusundadırlar" buyurur. Araf Suresi Ayet 179 Bunu, bir de Şeyhü'l Ekber Muhyiddîn-i Arabî Hazretleri'nin şu güzel ve zengin sözleriyle açıklayalım Kelime i tevhid hatmi nasıl yapılır? Tevhid Hatmi bir kişiyle de, çok kişiyle de yapılabilecek olan bir hatimdir. Tevhid hatmi; Yetmiş bin adet Kelime-i Tevhid’in okunmasıdır. Hatim memuru 700 fasulye veya taş hazırlar. Evvela neye okunuyorsa niyet eder. Bir, Fatiha Suresi ve üç ihlâs suresi okur ruhaniyete hediye eder. Ele alınan tesbihin her bir tanesi için “Lâ İlâhe İlla’llâh denir ve her tesbih yüze tamamlandıktan sonra “Lâ İlâhe İlla’llâh Muhammed-ür Rasûlüllah”denir. Her fasulye için 100 Kelime-i Tevhit okunur. Neticede adet söylenmiş olur. Okuma bitiminde Aşr-ı Şerif ve Kur’an-ı Kerim’in hatim duası okunur.

70 bin kelime i tevhid bağışlama duası